CHP Genel Başkan Yardımcısı Sarıbal, Reform Paketi’ni değerlendirdi:
CHP Tarım Politikaları ve Tarım Örgütlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın “Yeni Ekonomi Programı Yapısal Dönüşüm Adımları 2019” adıyla açıkladığı reform paketini değerlendirdi. Sarıbal, “Sorunun kaynağı olanların sorunlara çözüm olmasını beklemek doğru değil. Sayısını artık bizim de unuttuğumuz reform paketlerinden birini daha açıkladılar ama yine çözümden uzaklar.” dedi.
Reform paketinde tarıma yönelik tedbirleri değerlendiren Sarıbal, şunları söyledi: “Hazine Bakanı açıkladığı pakette neler vaat ediyor önce onlara bakalım. Tarım ile ilgili olarak ‘Gıda ve Tarım Bakanlığımızla Gıda Komitesi koordinasyonunda takip edeceğiz’ diyor oysa ortada Gıda ve Tarım Bakanlığı diye bir bakanlık yok. Tarım ve Orman Bakanlığı var. Bakanlığın adını bile doğru telaffuz etme ihtiyacı hissetmiyor. Mayıs ayında ‘Tarımda Milli Birlik Projesi’ açıklayacaklarını söylüyor ama ne olduğu meçhul. ‘Tohumdan sofraya hakkaniyetli bir değer zinciri dizayn edilecek’ diyor bakan ama bunu nasıl yapacağını da belirtmiyor. Açıkladıkları reformda tek somut vaat kurulacağı belirtilen Sera A.Ş. Bu kurumla mevsimsel dalgalanmaların önüne geçileceğini, şirket bünyesinde 2019 yılında ilk etapta 2 bin hektar teknolojik sera inşa edileceğini, orta vadede 5.000 hektar üretim alanına ulaşılırken uzun vadede örtü altı sebze üretiminin %25’inin karşılanacağını söylüyor.
Sorun maliyetler
Bu açıklamalardan tarımsal üretimin azlığından şikayet edildiği anlaşılıyor ama çözümü yanlış yerde arıyorlar. Üretimin önündeki en önemli engel girdi maliyetleri. Mazot, gübre, ilaç gibi temel girdilerde ithalata bağımlı bir ülkeyiz. Döviz kuru ile birlikte girdi maliyetleri de hızla artıyor. Artan maliyetleri karşılayacak bir kazancı olmayan çiftçi ise üretimden kaçıyor. Tarımsal üretimi artırmak için girdi maliyetlerinin düşürülmesi birinci öncelik olmalı. Aksi takdirde ne kadar reform yapılırsa yapılsın çözüm mümkün olmayacak.”
Açıklanan reform paketinde küçükbaş hayvancılığın destekleneceğinin ifade edildiğine işaret eden Sarıbal, “Hazine Bakanı küçükbaş hayvancılıkta potansiyelimizin altına olduğunu belirtiyor. Doğru bir tespit. Tespit doğru ama gerekçe söylenmemiş. Bunun nedeni AKP’nin ithalatçı politikalarıdır. Üreticiyi adeta cezalandırmak için 2010 yılından beri yapılan ithalat nedeniyle hayvancılık sektörü bitme noktasına geldi.
AKP iktidara geldiği 2002 yılında küçükbaş hayvan varlığımız 31 milyon 954 bin baş adetti. AKP’nin 16 yıllık iktidarı döneminde, ithalata rağmen bu rakam 46 milyon 118 bin baş oldu. Aradan geçen 16 yılda, ithalatla beraber yılda 1 milyon küçükbaş hayvan arttıramayanlar bugün 4 yılda bunu 100 milyona çıkaracaklarını yani 54 milyon arttıracaklarını söylüyor. Kesinlikle inandırıcı değil.” diye konuştu.