Bursa Valiliği’nin il genelinde yapılan “Deprem Dayanıklılık Testleri” sonucu 24 okul hakkında aldığı yıkım kararı bazı soru işaretlerini de beraberinde getirdi. Buna göre, olası bir depreme dayanıklı olmayan okulları yapan müteahhitler hakkında herhangi bir soruşturma açılıp açılmayacağı merak konusu oldu. Bunun yanı sıra, söz konusu Elazığ depremi yaşanmasaydı bu 24 okulda eğitim ve öğretime devam edilip edilmeyeceği de sorgulanmaya başlandı.
Valiliğin yıkım kararına göre, Karacabey’de 1950 yılında hizmete giren 14 Eylül Ortaokulu A Blok (eski bina) ile Cumhuriyet İlkokulu’nun 1994’te faaliyete geçen A Blok ve 1975 yılında eğitim öğretime açılan B Blok binaları depreme dayanıklılık açısından riskli görüldü. Bu nedenle öğrencilerin can güvenliğini tehlikeye atmamak amacıyla bu binaların boşaltılmasına karar verildi.
Yıkım kararının tebliğ edilmesiyle birlikte 14 Eylül Ortaokulu öğrencileri, yıkılacak binanın yanında bulunan ve 2007 yılında hizmete giren B Blok’ta ikili öğretime başladılar. Cumhuriyet İlkokulu’nun anasınıfı ve özel eğitim öğrencileri tarihi bina olan C Blok’ta eğitim görürken; 1., 2., 3. ve 4. sınıf öğrencileri de Adnan Menderes Ortaokulu’nda ikili öğretime geçtiler. Yeni bina inşaatları tamamlanana kadar eğitim-öğretimlerin bu okullarda devam edeceği bildirildi. Öte yandan yıkımı gerçekleşecek olan okulların yeni binalarına kapasiteleri artırılarak önümüzdeki eğitim-öğretim döneminde kavuşacakları öğrenildi.
Bu gelişmeler sonrası Karacabey ve Bursa kamuoyu kafalarda soru işaretleri bırakan bazı konulara dikkat çekti. Özellikle Karacabey’de 2 ve Bursa genelinde toplamda 24 okul binası için alınan yıkım kararıyla birlikte söz konusu binaları yapan müteahhit firmalarına herhangi bir yasal işlem yapılıp yapılmayacağı sorgulanıyor. Vatandaşlar, “Bunlarla ilgili Bursa Cumhuriyet Başsavcılıkları soruşturma açtılar mı veya açacaklar mı merak ediyoruz.” dedi.
Bunun yanı sıra vatandaşlar, Elazığ depremi sonrası alınan bu ani yıkım kararına dikkat çekerek, “Eğer bu deprem yaşanmasaydı, çocuklarımız yine bu hasarlı binalarda eğitim-öğretime devam mı edeceklerdi?” diye sordu. Öte yandan edinilen bilgiye göre, Karacabey’de yıkılacak okul binalarının en yenisinin 25 yıldan fazla olması ve 1999 depremi sonrası yürürlüğe giren deprem yönetmeliğinden önce yapılmaları gibi sebeplerle söz konusu binaları yapan ve o dönemin Bayındırlık ve İmar Müdürlüğü’nün denetlediği müteahhitler hakkında herhangi bir soruşturmanın açılmasına gerek olmadığı öğrenildi.
Konuyla ilgili görüştüğümüz Karacabey İlçe Milli Eğitim Müdürü Emin Dingin ise, “Depreme dayanıklı olmadığı tespit edilen okul binalarını yapan inşaat firmalarıyla ilgili herhangi bir yasal işlem yapılıp yapılmayacağı konusu Bakanlığımızın ve adli makamların bileceği bir iş. Bu konuda herhangi bir şey söyleyemeyiz. Ancak, Valiliğimiz öncülüğünde ve İl Müdürlüğümüz bünyesinde okul binalarımızla ilgili deprem dayanıklılık testleri yapılıyor. Ve çalışmalar sonrası hazırlanan raporlar doğrultusunda böyle bir karar alındı. Yani Elazığ depremiyle alakalı bir durum değil. Söz konusu deprem olmasaydı, yine de belirlenen okul binaları yıkılacaktı.” dedi.