Vatan Partisi Karacabey İlçe Başkanı Rıfat Narhın, koronavirüsle mücadele kapsamında Türkiye’nin dünyanın üçüncü başarılı ülkesi olduğunu söyledi. Narhın, yaptığı yazılı açıklamada, “Türkiye’nin çözümü ve çaresi partimizin Üretim Programı’dır. Sağlıkta ve eğitimde kamulaştırma kaçınılmaz bir gerçek olarak önümüze gelmiştir.” dedi.
Vatan Partisi İlçe Başkanı Rıfat Narhın, kamucu ve halkçı ülkelerin koronavirüs karşısında büyük başarılar elde ettiğine dikkat çekerek, kapitalizm ve liberalizmin dibi gördüğünü ve ölümlere çanak tuttuğunu iddia etti.
Narhın, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Emperyal kapitalist ve liberal sistemin batışı koronavirüs nedeniyle gündeme gelmedi, mevcut emperyalist siteme bağlı borçlanma ekonomisiyle Türkiye’nin gidebileceği bir mesafe kalmadı ve Türkiye’nin ancak üretim ve istihdam odaklı ekonomiyle bu bataktan çıkabileceği bir kez daha görüldü. Cumhurbaşkanı’nın çözümleri esaslı, Türkiye’yi bu bataktan kurtaracak çözümler değil. Ama Türkiye’nin girdiği eğilim çok açık bir biçimde görünüyor. Türkiye PKK’nın üzerine yürüdü, FETÖ’nün üzerine yürüdü, BOP projesini kaldırıp attı ve Türkiye’nin dinamikleri vatan savunması ve terörle mücadele mevzisine girdi. Şimdi buna benzer süreci ekonomide de görmeye başlıyoruz.
Cumhurbaşkanı’nın açıklamaları Türkiye’yi buradan köklü olarak çıkaracak çözümler içermiyor ama ipuçları veriyor. Bunları asıl yapacak parti, tabii ki Vatan Partisi’dir. Vatan Partisi’nin Üretim Devrimi Programı’dır. Üretim ve istihdam odaklı bir ekonomi inşa etmektir. İhracata odaklanırsanız üretimden vazgeçersiniz, üretime odaklanırsanız üretiminiz de artar. Nereye odaklanacağımız çok önemli. Şu anki ekonomik ilerleyiş çıkmaza girmişti, koronavirüs nedeniyle o program, o borçlanma dediğimiz sistem, güm diye duvara çarptı.”
Başkan Narhın, süreci ise şöyle yorumladı: “Özel çıkarla çözülemeyecek bir sorunla karşı karşıyayız. Mal mı, can mı keskin bir gerçek olarak dünyanın yüzüne sert bir yumruk indirmiştir. Bütün büyük savaşların arkasından devrimlerle çıkıldı. Birinci Dünya Savaşı’ndan Türkiye devrimle çıktı, Rus Devrimi, İran Devrimi; 2. Dünya Savaşı’ndan Çin Devrimi, Doğu Avrupa Devrimi, Hint, Kore, Küba Devrimleri…
Savaşlar üretimi ateşliyor ama koronavirüs olayında üretimin ateşlenmesi değil üretimde emekçinin sağlığı söz konusu. Şimdi işçiler toplanmıyor, sokağa çıkamıyor, peki ekmeği kim yapacak? Dolayısıyla bu sağlık sektöründen başlayan yeni ve köklü kararlar alma zorunluluğunun, diğer alanlara doğru yayılacağı bir döneme giriyoruz. İnsanlık özel çıkarla çözemeyeceği bir sorunla karşı karşıya gelmişti, koronavirüs bunu yakınlaştırdı. Yani üç gün sonra olacak olay, bugün olmaya başladı. Yani olay koronavirüsten dolayı değil, ekonomik çözümsüzlükten dolayı bu hale geldi. Mesela Çin çözümsüz değil. Çin’de planlı ekonomi ve kamuculuk var. Bu nedenle de koronavirüsü çok çabuk bir sürede alt etti. Bugün Avrupa ve Amerika basını, Çin’in bunu nasıl alt ettiğini konuşuyor. Devletçilikle başardılar. Özel hastanelerle hiçbir şey halledilmez. 80 milyonun tehdit altında olduğu bir durumda kamuculuktan başka çıkar yol var mı? Sağlıkta da, eğitimde de kamulaştırma kaçınılmazdır.”
Rıfat Narhın, kamulaştırmanın eğitim ve sağlıkla sınırlı kalmamasını belirterek ülke ve ulus yararına bir çok alanda uygulanması gerektiğini savunarak, Vatan Partisi’nin sürece dair çözümlerini ise şöyle açıkladı: “Sadece sağlıkta ve eğitimde değil, bankada kamulaştırmaya gitmek gerekir. Kamu bankacılık siteminin yayılması kaçınılmazdır. Eğitim de kamu eliyle olur. Aslında bu koronavirüs olayı eğitimde de kamulaştırmayı dayatıyor. Ücretsiz izinleri yasaklamak gerekir. Siz insanları evine ekmek götüremez hale getiremezsiniz. Onun tedbirlerini almak lazım. Buradan Hükümetimize sesleniyorum. Sicil problemleri olan esnafımız var ve bu milyonlara ulaşıyor. Esnaf ve zanaatkarlar için ‘sicil affı’ şart. Bu nedenle sicil affının derhal ilan edilmesi lazım. Vatan Partisi dört maddelik bir milli direnme ekonomisini savunuyor:
Birincisi gıda güvenliği; Yani herkesin karnı doyacak. Herkesin ekmeği olacak. Sağlıklı beslenme koşullarını sağlamak, Türkiye’de önümüzdeki dönemde bu devletin birinci önceliğidir.
İkincisi güvenliğin güvenliği; Yani polisimizden, askerimizden kesmeyeceğiz. Çünkü terör meselesi var. Efendim askere vermeyelim polise vermeyelim silah almayalım, gibi sözler çok büyük bir yanlış olur ve bedeli çok ağır ödenir. Bu nedenle güvenliğin güvenliğini sağlayacağız.
Üçüncüsü sağlık güvenliği; Tüm vatandaşlara kamu sağlık hizmeti verecek. Vatandaş ücret ödemeden, vatandaşlık kimliği ile sağlık hizmeti alacak. Bunun için, sağlık sistemi esas olarak kamulaştırılacak.
Dördüncüsü de herkese eğitim hizmeti yapılacak.”
İlçe Başkanı Narhın, açıklamasını şöyle tamamladı: “Kaçınılmaz olarak önümüzdeki aylarda Türkiye’de özel sağlık hastanelerinin kamulaştırıldığını göreceğiz. Bugünden sağlıkta kamulaştırma tedbirleri almak gerekir. Sağlıkta kamu hizmeti yapacak bir takım kuruluşlar, mülkiyetine dokunulmaksızın kamu idaresine geçici olarak verilebilir. Buralar özel kâr amacından kurtarılmalıdır. Tıpkı devlet hastanelerinde olduğu gibi parasız kamu hizmeti yapılacak şeklinde yasalar çıkarılacaktır. Bunu kaçınılmaz görüyoruz. Türkiye’yi kim yönetirse yönetsin önünde zorlukların olduğunu söylüyorduk. Zorlukların paylaşılacağı bir döneme girdik. Şimdi o süreç geldi. O süreç Milli Demokratik Devrim’in tamamlanması için Milli Hükümet ve beraberinde Milli Direnme Ekonomisi’ni getirecektir.”