“Vatandaşın derdine kulak verilmeli”

Saadet Partisi Karacabey İlçe Başkanı Zeynel Abidin Koçak, yaptığı basın açıklamasında ülke gündemiyle ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu. İlk olarak Mevlid Kandili’nin tüm İslam âlemine hayırlar getirmesi temennisinde bulunarak sözlerine başlayan Koçak, “Peygamber Efendimiz’in bize ulaştırdığı mesajı idrak etmeye, düşünmeye ihtiyacımız var. Bugün insanlığın sorunlarını ancak Müslümanlar çözebilir. Çünkü İslam barış dinidir, huzur dinidir.” dedi.

İslam coğrafyasında büyük tepki gören Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un ve Fransız karikatür dergisi Charlie Hebdo’nun İslamofobik adımlarını eleştiren Koçak, “Öncelikle bu ırkçı ve İslamofobiye dayanan girişimi şiddetle kınıyorum. Ama bu saldırıları yapanlar bilmeli ki; insanlar yalana artık prim vermiyor. İnsanlar bunun farkında. Macron bu tavrı ile Fransa iç siyasetinde şovenizm üzerinden mevzi elde etmeye çalışıyor fakat bu tavır kendisine de, Fransa’ya da zarar veriyor. Tarihin çöplüğüne atılmaya mahkûmdur. Bu noktada Berlin’de Milli Görüş Camii’ne yapılan saldırıyı da şiddetle kınıyorum. Fakat göreceksiniz Almanya’da da, Fransa’da da, İngiltere’de de İslam hızla yayılıyor ve yayılmaya devam edecek. Ancak Batı, kendi oluşturduğu bu nefret havuzunda boğulacaktır.” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet’in kuruluşunun 97’nci yıldönümü ile ilgili olarak açıklamalarına devam eden Koçak, “Cumhuriyetimiz bir asırlık serüvenine yaklaşmak üzere bu mutluluğu hep birlikte yaşıyoruz. Cumhuriyet demek halkın iradesi ve istişare ile işleri yürütmek demektir. Öyle ki bizim Gazi Meclisimiz ilk açıldığı zaman duvarında “Onlar işlerini istişare ile yaparlar” ayet-i kerimesi yazıyordu. Bu demek oluyor ki; Cumhuriyet’in temelleri farklı fikir ve düşüncelerin bir araya gelerek, konuşma ve istişare etme üzerine kurulmuştur. Bu ruh bizim geçmişte de, bugün de yaşadığımız birçok sıkıntının çözümüdür. İnanıyorum ki bu anlayış ile ülkemiz geleceğe emin adımlarla gidecektir, bu sebeple de Cumhuriyet’in ortaya koyduğu manayı hep birlikte anlamak mecburiyetindeyiz.” dedi.

Geçtiğimiz Pazartesi Hatay’ın İskenderun ve Payas ilçelerinde düzenlenen terör saldırılarını şiddetle kınayan Koçak, “Terörün her türlüsünün karşısında olduğumuzu bir kere daha vurgulamak istiyorum. Bu hain saldırılarda herhangi bir can kaybı olmaması en büyük tesellimiz olmuştur. Bu saldırılar sebebiyle Hatay halkına geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Teröristlerin etkisiz hale getirilmesinde emeği geçen güvenlik güçlerimizi tebrik ediyorum. Kan ve vahşetten beslenenler bilmeli ki; terör bu topraklarda amacına asla ulaşamayacak.” diye konuştu.

“Evime ekmek götüremiyorum” diyen vatandaşa yönelik Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tartışmalara neden olan, “Abartılı buluyorum, al keyif çayıdır bu, çay iç” sözlerini kinayeli bir şekilde değerlendiren Koçak, “Bu noktada Sn. Erdoğan çok tenkit edildi ama kanaatimizce Erdoğan tavrını çok yumuşatmış, eskiden ‘ananı da al git diyordu’ şimdi ‘abartıyorsun’ diyor. Yani problemin olduğunu görüyor, o yüzden keyif çayı ikram ediyor. Çay iç, açlığını unut diyor. Bu durum akıllara 1700’lerin sonunda Fransa Kraliçesi’nin ‘ekmek yoksa pasta yesinler’ sözünü hatırlara getirdi.” dedi.

Doların 8 lirayı aşması ile ekonomik gündemin birinci sırasına oturan döviz kurlarında yaşanan artış ile ilgili de Koçak, “Her ne kadar bizim Ekonomi Bakanımız ‘ben dövize bakmıyorum’ diyebiliyorsa da gerçekler karşımızda durmaktadır. Bakınız bu hafta dolar 8 lirayı aştı, avro 10 liraya yaklaştı. Her bir kuruşluk artış bizi daha da fakirleştiriyor. Daha da yoksullaştırıyor. İktidar ekonomide bu istikrar ile giderse dolar 10 lira da olur, 15 lira da.” değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, AKP ile Cumhur İttifakı’nın geleceğini Türkiye’nin geleceği ile bir gören açıklamalarını eleştiren Koçak, “Türkiye’nin kaderi kimse ile bütünleşmeyecek kadar büyük ve derin bir mana içermektedir. Bugün Türkiye, AKP’den de, Cumhur İttifakı’ndan da büyüktür. Bu çok tehlikeli bir yaklaşım, bu milleti tehdit etmek manasına geliyor. Nice siyasi partiler ve iktidarlar gelip geçecektir ama Allah’ın izni ile bu coğrafyada aziz milletimiz payidar kalmaya devam edecektir. Bu sebeple hiç kimse çölde serap görmemeli, kendi kaderi ile ülkenin kaderini eşleştirmemelidir. Bu zihniyette olanlar çok yakın bir zamanda nasıl yanıldıklarını net bir şekilde göreceklerdir.” ifadelerini kullandı.

Vatandaşın birçok sorun ile boğuştuğunu ve bunun konuşulması, dertlerine çözüm bulunması için partilerine yoğun mesajlar geldiğini belirten Koçak, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Pazarcı esnafımızın derdi ayrı, kırtasiyecinin derdi ayrı, çiftçimizin derdi ayrı. Her biri için ayrı ayrı basın toplantısı düzenlesek yeridir çünkü insanımızın derdi dağlar kadar büyüdü. İşte bize ulaşan mobilya üreticileri; perişanız diyorlar. Piyasada mobilya malzemelerine zam üstüne zam geliyor. Mobilya ve koltuk üreticileri çok zor zamanlar geçirmekteler. Dolardaki her bir kuruşluk artık mobilya üreticilerimizi sıkıntıya sokmakta, piyasada malzeme bulamamaktalar. Bu sese kulak verilmeli, milletin derdi ile hemhal olunmalıdır.”