İYİ Parti Bursa İl Başkanı Selçuk Türkoğlu, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın, yandaş medyaya özel desteğini, ‘müvezzii’ olarak bilinen gazete dağıtıcılarının geleneksel “Yazıyooor…” haykırışıyla protesto etti.
Bursa Şehreküstü Meydanı’nda konu ile ilgili protesto eyleminde vatandaşa seslenen Türkoğlu, “Kamu kaynaklarını fütursuzca kullanan Alinur Aktaş görevini açıkça kötüye kullanıyor.” dedi.
Türkoğlu’nun sorularla dolu açıklaması aynen şöyle: “Yazıyoor Yazıyooor; Alinur Aktaş’ın yandaş medyaya kıyağını yazıyor…
Yazıyoor Yazıyooor; Bursa’nın kaynaklarının yandaş medyaya nasıl peşkeş çekildiğini yazıyor…
Yazıyoor Yazıyooor; Borç batağındaki Büyükşehir’in kasasının yandaş medyanın emrinde olduğunu yazıyor…
Kıymetli vatandaşlar, Değerli Bursalılar;
Göreve geldiği günden beri ‘Enkaz Devraldık’ diyerek, iş bilmezliğine bahane üstüne bahane üreten, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin eski parayla 5 katrilyondan fazla borcu olduğunu söyleyerek, tasarruf politikası uygulayacaklarını açıklayan Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın, her yıl yenilenen aboneliklerle sadece iktidar yanlısı medyaya maddi manevi destek verdiği ortaya çıktı.
Yaygın medyaya da yansıyan ve hiç tartışmasız ‘belgeli bilgilere’ dayanan haberlere göre Alinur Aktaş, Bursalılar’ın her yıl 584 Bin TL’sini, kendi parası gibi yalnızca 3 yandaş gazeteye dağıttı.
Sabah Gazetesi’nden her ay 20.100 adet, Türkiye Gazetesi’nden her ay 15.000 adet, Akit Gazetesi’nden de her ay 4.500 adet abonelik karşılığı satın aldıran Alinur Aktaş, bu taraflı icraatıyla gazeteler arasında da ayrımcılık yaparak, görevini açıkça kötüye kullanmıştır.
Yanlış anlaşılmasın! Sorumlu habercilik yapan yaygın medya ve özellikle de nitelikli yerel medyanın, bu dönemde güçlükle ayakta durmaya çalıştığının bilincindeyiz ve kesinlikle de desteklenmesi gerektiğine inanıyoruz. Burada bir sıkıntı yok. Yanlış ve kabul edilemez olan, memlekette ve Bursa’mızda onca gazete, bunca medya kuruluşu varken; sadece 3 iktidar yanlısı gazete kuruluşuna destek olunmasıdır.”
“Burası çok önemli!”
Şimdi ben buradan kamuoyu önünde Alinur Aktaş’a hem de Reis’inin diliyle soruyorum:
Eyy Alinur Aktaş, yalnızca bu 3 yandaş gazeteye desteği hangi akla hizmet etmek için verdin ve halen vermeye de devam ediyorsun?
Bu talimatı kimden aldın açıkla! Ankara veya İstanbul’daki hangi emir erlerinin tavassutuna boyun eğerek olur verdin, onu da açıkla!
Bir de şunu açıkla Eyy Alinur Aktaş;
Bu yüzlerce gazete paketi Büyükşehir’e her gün aksamadan teslim edildi mi, edildiyse bu gazeteler kimlere, nasıl, ne şekilde dağıtıldı? Yoksa Belediyeye hiç gazete falan gelmedi de; sadece muhasebeye gelen faturalarla, karşılıklı ‘al gülüm ver gülüm’ yaparak mı mahsuplaştınız?
Ha, bak bir de şu var: Bu yandaş gazetelere, talimatlı abonelik desteğinden başka kaç milyon TL’lik reklam ilan geliri sağladın?
Ne diyordu ‘Devrik Bakan’ Berat Albayrak; ‘Bak burası çok önemli!’
İşte burası hususen ve hasseten çok önemli: Can çekişen Bursa basını için, yok olmaya yüz tutmuş yerel medyamız için ne yaptın, hangi projeyi geliştirdin Eyy Alinur Aktaş?..
Belki sen unutmuşsundur, hadi ben söyleyeyim, Bursa basını için ne yaptığını:
Daha görevine atanır atanmaz ilk yaptığın iş, Büyükşehir’in kasası tam takır diyerek, yerel basının üç kuruşluk reklam ilan bütçesini kuşa çevirmek oldu.
Stadyuma giden 1 katrilyonu, T2’ye yatırılan milyarları ve daha nice batık projelerin yuttuğu bu şehrin kaynaklarını, yerel basının reklamlarını keserek geri kazanabileceğini zannedecek kadar akıl tutulması içindeydin. Hatırladın mı?”
“Kaçak göçeksiz cevap ver!”
Bu nasıl sihirli bir kasa ki, yandaş basına gelince doluyor, muhalif gazetelere ve özellikle de Bursa basınına gelince birden boşalıveriyor?
Bu nasıl efsunlu bir bütçedir ki, AKP’li ilçe başkanlarına belediye iştiraklerinden hakkı huzur verilirken doluyor, bu şehir her konuda hizmet beklerken, buhar olup uçuveriyor?
Bütün bunları buradan, milletin huzurunda soruyoruz, sormaya da devam edeceğiz.
Hadi şimdi siz de çıkın, tüm bu sorulara kamuoyu önünde ‘kaçak-göçeksiz’ cevap verin.”
YÖREM’DEN DİPNOT!
Öte yandan, gazete ayrımcılığı yapan Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin, Karacabey’in en çok okunan ve ilgiyle takip edilen gazetesi YÖREM’i dışlaması ve 2 yılı aşkın bir süredir reklam göndermemesiyle ilgili anlamsız tavrı da devam ediyor. Büyükşehir Belediyesi, YÖREM’e neden ‘çifte standart’ uyguladığı konusunda hala net bir açıklama yapmıyor.
Bunun yanı sıra YÖREM’i dışlayarak yapılan ayrımcılığı uzun bir süredir Karacabey Belediyesi de sürdürüyor. Hatta bir adım daha ileriye giden ve YÖREM’e karşı ‘nefret’ uyandıran uygulamalarda bulunan Karacabey Belediyesi, gazetemize haber de göndermezken, bazı eleştirel ve sorgulayacı haberlerimiz için de tekzip yolunu tercih ederek bizleri sindirmeye çalışıyor.
Yani kendilerini eleştir(e)meyen ve kendilerine yakın gördükleri gazetelere Türkoğlu’nun yukarıdaki iddialarına benzer bir yaklaşımla reklam yağdıran Bursa Büyükşehir ve Karacabey Belediyeleri, diğer gazeteleri yok sayarak ayrımcılık yapmaya devam ediyor. Bu konuyu kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.