Saadet Partisi Karacabey İlçe Başkanı Zeynel Abidin Koçak, yaptığı basın açıklamasında gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Basın açıklamasında ekonomide yaşanan sorunlar ve hükümetin tavrının vatandaşta umutları tükettiğini kaydeden Koçak, “Üzülerek söylüyoruz ki; millet, bütçede bulamadığı umudu piyangoda arıyor. Piyangoyu elbette ki reddediyoruz ancak millet umutsuzluk içinde. Devletten ve hükümetten de umut bulamayınca vatandaş, umudu başka yerlerde aramak zorunda kalıyor.” dedi.
Dünyayı etkisi altına alan Kovid-19 pandemisi ile sözlerine devam eden Başkan Koçak, virüsün mutasyon geçirdiği yönündeki haberleri değerlendirerek bu durumun aşıların etkinliği konusunda tereddütler doğurduğunu kaydetti. Salgının sadece sağlık alanında değil ekonomik alanda da büyük sorunlara yol açtığını belirten Koçak, “İktidar her ne kadar ülkemizde yoksulluğun olmadığını söylese de vatandaş kara kara nasıl geçineceklerini düşünüyor.” dedi.
Pandeminin görüldüğü ilk dönemlerinde Saadet Partisi’nin “Herkese 1000 TL nakdi yardım” çağrısını yineleyen SP İlçe Başkanı Zeynel Abidin Koçak, alınması gereken tedbirler ile ilgili şunları söyledi: “Esnafın durumunu düzeltmek için bir takım adımların atılması gerekiyor. Esnafın en büyük sıkıntısı fatura ödemeleri. Bunlar ya uzun vadede ertelenmeli ya da iktidar tarafından karşılanmalı. Kredi yerine esnafa hibe paketleri verilmeli. Uzun vadeli vergi indirimleri ve dolaylı vergilerin alınmaması da yerinde tedbirler olur. Ayrıca günlük yevmiye ile çalışan vatandaşlar, servis şoförleri ve kantincilerinde desteğe ihtiyacı var. Onlara da gereken destekler verilmelidir.”
TÜİK’in asgari ücret görüşmeleri toplantısına sunduğu bir işçinin bir aylık asgari geçim tutarını değerlendirerek sözlerine devam eden Koçak, “İktidar olarak siz önce vatandaşın karnını doyurmalısınız. Çevrelerinde açlık çeken kimse olmadığı için seslerini yükseltenleri de politik olarak görüyorlar. Bunlar halktan bütünüyle koptular. Elbette ki bunun karşılığını seçimlerde alacaklar.” ifadesini kullandı.
Doğu Türkistan’da yaşanan ve gündeme de yansıyan olaylara değinerek sözlerine devam eden Koçak, konu ile ilgili şu dikkat çeken ifadeleri kullandı: “Doğu Türkistan’dan gelen haberler son derece endişe verici. Doğu Türkistan’da yaşanan zulümler eminim ki herkesi üzüyor, yaralıyor. Ama gelin görün ki Türkiye’de Çin muhipliğine soyunan bazı kesimler Doğu Türkistan ile PKK’yı aynı kefeye koyuyorlar. Yaşanan bu dramı görmezden gelmeyi anlamıyoruz. İktidar bu konuda üzerine düşeni yapmalı orada ki mazlumlara el uzatmalı. Ancak öncelikle iki doğudan birini seçmek konusunda karar vermeli. Ya Doğu Türkistan’ı ya da Doğu Perinçek’i seçecek. Hükümet’in her ikisini beraber yürütmesi imkansız.”
BMGK tarafından hazırlanan ve yardım kuruluşlarını terörün finansmanı konumuna getirebilecek olan Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi’ni eleştiren Başkan Koçak, bu kanunun yardım kuruluşlarını zorlayacağını kaydetti.
Koçak, “Bizim ülkemizdeki yardım kuruluşları destanlar yazdılar. Ama şimdi BMGK terörün finansmanının yayılmasını önleme amacı ile ülkelere kanun teklifi önerdi. Maalesef biz de de bunun için adımlar atılıyor. Özellikle yardım kuruluşları ile ilgili maddeler endişe verici. Bu kanun STK’lar ile ilgili sert tedbirler içeriyor. Yurtdışında faaliyet gösteren STK’lar zora girecek ve mazlumlar daha da büyük bir mağduriyet yaşayacak. Ümit ediyoruz ki bu konuda atılacak adımlar STK’ların kendi hizmetlerini yapmakta zora sokmaz.” şeklinde sözlerini noktaladı.