Tükettiğimiz enerjinin yüzde 30’u binalarda kullanılıyor. Sadece binalarda kullanmak için her sene yaklaşık 15 milyar dolar enerji ithal ediliyor. Avrupa Birliği’nde 1 Ocak 2021 itibariyle zorunlu hale getirilen ‘Sıfır Enerji Binalar’a dönüşüm; sunduğu enerji tasarrufu ve verimliliği ile çevre, ülke ekonomisi ve birey ekonomisi için büyük kazanımlar barındırıyor. Enerji tasarrufu için en hızlı hareketin binalar özelinde başlatılması gerekliliğini ifade eden ve bu sürece hız katacak mercilerin Belediyeler olacağına dikkat çeken Yüksek Mimar, Pasif Ev Tasarımcısı ve Danışmanı ZeroBuild Türkiye Genel Sekreteri Yasemin Somuncu, kullanılmayan enerjinin üretilmesine de gerek olmadığı için, “Verimlilik birincil enerji kaynağımızdır” mesajı verdi.
Belediyelerin, sıfır enerji binaların yaygınlaşmasındaki rolünün çok büyük olduğunu vurgulayan Yüksek Mimar, Pasif Ev Tasarımcısı ve Danışmanı ZeroBuild Türkiye Genel Sekreteri Yasemin Somuncu, ZeroBuild Türkiye Yenilenebilir Enerji Hukuku Ağı Lideri Av. Özlem Ege Polat ve ZeroBuild Türkiye Enerji Verimliliği Hukuku Ağı Lideri, Öğretim Görevlisi Av. Mehmet Koç, belediyelerin sıfır enerji binalara dönüşümü nasıl hızlandırabileceklerine, enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji kaynaklarının nasıl daha aktif ve etkili olabileceğine dikkat çekti.
Sıfır Enerji Binalar ısıtma, soğutma, aydınlatma ve diğer tüketimleri için çok düşük miktarda enerji ihtiyacı olan ve bu ihtiyacını da tamamen yenilenebilir enerji kaynaklarından temin eden binalar olarak tanımlanıyorlar. Çok düşük enerji ihtiyacına sahip olabilmek ve ihtiyaç duydukları enerji miktarını belirli bir süre boyunca yenilenebilir kaynaklar yoluyla yerinde veya uzakta üreterek elde edebilmek için, enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji üretimi kavramlarını bir araya getiriyorlar.
Belediyelerin Sıfır Enerji Binaların yaygınlaşmasındaki rolüne dikkat çeken Yüksek Mimar, Pasif Ev Tasarımcısı ve Danışmanı ZeroBuild Türkiye Genel Sekreteri Yasemin Somuncu, “Sıfır Enerji Binalar’a ulaşmak, tüm dünyada ivme kazanan bir hedeftir. Son yıllarda özellikle ticari binalarda, gerek sağladıkları maliyet ve rekabet avantajı ve gerekse de kanuni zorlamalar sebebiyle Sıfır Enerji Bina prensiplerinin uygulanmasına artan bir ilgi vardır. Bununla birlikte Sıfır Enerji Bina kavramı birçok yerel yönetimin kısa ve orta vade hedeflerinde yer almaya başlamıştır. Belediye Kanunu’na göre belediye sınırları içinde imar planlarını görüşmek ve onaylamak belediyelerin yetki alanındadır. Belediyeler her ay toplanan belediye meclisleri ile karar alırlar. Dolayısıyla Sıfır Enerji Binaların yaygınlaştırılması ile ilgili alınacak bir karar, çok kısa sürede süreci hızlandırabilecektir.” dedi.
Belediyeler sıfır enerji binalara dönüşüme hız katabilir
Yasemin Somuncu, “Enerji verimliliğine ve yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik üretiminde kullanımına önem veren ülkelerde cepheler, pencereler, güneşin konumu, bitki örtüsü ve yenilenebilir enerji kaynakları (YEK) uygulamaları için çeşitli çözümler dikkate alınmakta ve uygulanmaktadır. Türkiye’nin iklim şartları göz önüne alınarak il ve ilçe belediyelerce atılabilecek somut adımlardan bazılarını şöyle sıralayabiliriz:
Endemik sokak bitki örtülerini ve yeşil kaldırımları önceliklendirmek ve asfalt kullanımını azaltmak,
Yeni yapılarda düz çatıların yeşil çatı olmasını zorunlu kılmak,
Yeni yapılarda ve tadilat ruhsatı alacak mevcut yapılarda güney cephelerine kentsel dokuya uygun bilimsel olarak hesaplanmış güneş kırıcılar veya dayanıklı panjurlar konulmasını zorunlu kılmak,
Yeni yapılarda yenilenebilir enerji teknolojileri ve depolama altyapısının sağlanmasını zorunlu kılmak,
İnşaat denetim mekanizmalarını güçlendirmek ve enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji boyutlarını kapsayacak şekilde teknik ekiplerin kapasitesini arttırmak.” ifadelerine yer verdi.
Belediyeler bürokratik işlemleri azaltmalı
Yenilenebilir enerji kaynaklarından enerji üretiminde de belediyelerin önemli yetkileri bulunduğunu vurgulayan ZeroBuild Türkiye Yenilenebilir Enerji Hukuku Ağı Lideri Avukat Özlem Ege Polat, “Bu projeler uygulanırken her bir belediye tarafından farklı işlemler talep edilmekte, bu da enerjisini yenilenebilir enerji kaynaklarından üretmek isteyen tüketici için henüz karar aşamasında dahi caydırıcı olmaktadır. Sıfır Enerji Binaların yenilenebilir enerji kaynakları ile entegre yapısı nedeniyle elektriğini yenilenebilir enerji kaynaklarından üretmek isteyen tüketiciler için belediyelerce talep edilen bürokratik işlemlerin azaltılması ve kolaylaştırılması yine belediyelerin ellerindedir.” dedi.
Türkiye’deki belediyelerin beş yıllık stratejik planlamalarında Sıfır Enerji Binalar ve mahalleler ile ilgili kodların ve standartların, belediyelerin stratejik planlamalara dahil edilmesinin ve uygulanmasının rahatlıkla sağlanabileceğini söyleyen Polat, sözlerine şöyle devam etti: “Her bir belediyenin meclisinde il bazlı veya ilçe bazlı onaylanacak kararlar ile hızla hayata geçirilebilir. Alınacak kararlar ile imar mevzuatlarında gerçekleştirilecek iyileştirmeler sayesinde, vatandaşların projelendirme ve ruhsatlandırma sürecinde kottan kazanmaya çalışma, Taban Alanı Kat Sayısı (TAKS), Kat Alanı Kat Sayısı (KAKS) verilerini azami mekan kazanmaya çalışmak yerine, binalarını yönlendirmelerden başlamak üzere, Sıfır Enerji Binalara evrilmeye yönleneceklerdir.” ifadesini kullandı.
Belediyeler öncü ve örnek olmalı
Belediyelerin 7 Mart 2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanunu uyarınca bakım ve onarım çalışmalarını yürüttükleri düşünüldüğünde, sosyal belediyecilik çalışmaları kapsamında kamu binaları ve özellikle okul binalarında yaptıkları bakım ve onarım çalışmalarında malzeme seçimlerini daha çok enerji verimli ve sağlıklı ürünlerden seçerken, yaptırdıkları uygulamalarda ‘Sıfır Enerji Binalar’a yönelik detaylandırma ve inşaat kalitesinin yakalanabileceğine dikkat çeken ZeroBuild Türkiye Enerji Verimliliği Hukuku Ağı Lideri Avukat Mehmet Koç ise, “İmar Kanunu uyarınca yapı ruhsatı belediye veya valiliklerce düzenlenmektedir. Ayrıca 2008 tarihli Binalar Enerji Performansı Yönetmeliği kapsamında mevcut ve yeni binaların belirli verimlilik kriterlerini sağlıyor olması gerekmektedir. Aksi durumda ilgili idare tarafından yapı ruhsatı verilmeyeceği belirtilmiştir.” dedi.