Saadet Partisi Karacabey İlçe Başkanı Zeynel Abidin Koçak, yaptığı basın açıklamasında gündeme dair önemli değerlendirmelerde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın fahiş fiyatlarla ve üniversite öğrencileriyle ilgili konuşurken; “Göreve geldik. Üniversite öğrencilerinin aldığı burs 45 liracıktı. Elinize, dilinize dursun. Şu anda bunlar 650 liraya çıktı. Nereden nereye geldik” sözlerine tepki gösteren Başkan Koçak, “Öğrencilere ‘elinize dilinize dursun’ derseniz o beddua döner, sizi çarpar. Babanızın cebinden mi harcıyorsunuz? Vatandaşın vergileri ile biriken para ihtiyaç sahibi olanlara veriliyor, onu kendi bonkörlüğünüz olarak göremezsiniz. Saraylardan, inşaatlardan birazcık imtina edin de görün bakalım diğer sorunlar çözülüyor mu, çözülmüyor mu? İtibar kazanmak için israf yapacaksın ama öğrenci imkân bulamadığı için parklarda yatmak zorunda kalacak. Allah’tan biraz korkun.” ifadelerini kullandı.
Salgın döneminde büyük fedakârlıklar yaparak çalışan doktorların muayene sürelerinin kısaltıldığını hatırlatan Koçak, iktidarın çözüm üretme makamı olduğunu vurgulayarak, çözüm üretemeyenlerin topluma fayda sağlayamayacağına dikkat çekti. Başkan Koçak, “Hastalara yetişilemediği için doktorlarımızın randevu süreleri kısaltılmaya başlandı. Bir doktor 1 saatte 12 hastaya bakmak mecburiyetinde bırakılıyor. Bir doktorun bunun altından kalkma imkânı yok. Zaten zor şartlar altında çalışan doktorlarımıza bu şekilde baskı yapılmaya devam edilirse doktorlarımız maalesef yurt dışında iş arama yoluna gitmeye devam edecektir.” ifadelerini kullandı.
Doktorların muayene sürelerinin kısaltılmasının doktorların yaptığı işe zarar vereceğinin altını çizen SP İlçe Başkanı Koçak, “Doktor, hastaya bakmakla mı mükellef, yoksa teşhis koymak, tedavi yollarını aramakla mı mükellef? Sadece bakmakla oluyorsa bu iş o zaman 3 dakika da yeterli. Mesele hastanın yüzüne bakmak değil, tedavi edecek teşhislerde bulunmaktır. Lütfen sağlık çalışanlarımızla biraz daha ilgilenin, alınan bu yanlış kararları tekrar gözden geçirin.” dedi.
Öğrencilerin yaşadığı barınma ve geçim sorununa bir çözüm bulunması gerektiğinin altını çizen Zeynel Abidin Koçak, “8 milyondan fazla öğrencimiz var. Bu öğrencilerimizin kalacak yer ve geçinecekleri bir para desteğine ihtiyacı var. Devlet sadece imtihan yaparak öğrencinin okuluna karar vermekle mükellef değil, imkânı olmayan öğrencilerin okuyabilmesi için gerekli tüm şartları hazırlamakla da mükelleftir. Üniversiteden mezun ettiğiniz bir makine mühendisinin eğitimi boyunca elinin makine yağına değmesini temin edemediyseniz o kişi diplomayı alır ama mühendisliği bilemez.” ifadelerini kullandı.
AK Parti’nin 19 yıldır iktidarda olduğunu hatırlatan Koçak, 19 yılda ülkenin problemlerini daha yakından bilmeleri gerektiğini fakat bunun olmadığını ifade ederek, “Bunlar tam 19 yıldır iktidardalar. Ülkenin problemlerini yakinen tanımalarını bekliyoruz ama maalesef bunun olmadığına şahit oluyoruz. İktidar, artan ücretlerden, yapılan inşaatlardan, artan rakamlardan dolayı kendisini vatandaştan alacaklıymış zannediyor. Bu yüzden de öğrencilere hitap ederken gözünüze dizinize dursun demekten çekinmiyor. 45 lira olan burs 600 liraya çıktı diye övünüyorlar. Peki ama o günkü geçinme şartlarına bakınca bugünkü şartlar daha mı iyi?” diye sordu.
İktidarın görevinin sorunlara çözüm bulmak ve insanların hayat standardını yükseltmek olduğuna dikkat çeken Başkan Koçak, iktidara sorunların çözümü için çağrıda bulunarak, “İktidar sadece rakamları soyut bir şekilde ele alarak bununla övünmeyi kendisi için bir başarı işareti olarak görüyor. Devlet kendi öğrencilerinin sıkıntılarını anlamak, problemlerini çözmek mecburiyetindedir. Bu beni ilgilendirmez diyemez. Maalesef vatandaş sıkıntı içine düştüğünde feryat ediyor, iktidarsa her seferinde cevap olarak ‘nankörlük yapmayın’ diyor. İktidarın görevi insanların hayat standardını yükseltecek tedbirleri almaktır.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘elinize dilinize dursun’ sözlerini hatırlatan Koçak, “Öğrencilere ‘elinize dilinize dursun’ derseniz o beddua döner, sizi çarpar. Babanızın cebinden mi harcıyorsunuz? Vatandaşın vergileri ile biriken para ihtiyaç sahibi olanlara veriliyor, onu kendi bonkörlüğünüz olarak göremezsiniz. Saraylardan, inşaatlardan birazcık imtina edin de görün bakalım diğer sorunlar çözülüyor mu, çözülmüyor mu? İtibar kazanmak için israf yapacaksın ama öğrenci imkân bulamadığı için parklarda yatmak zorunda kalacak. Allah’tan biraz korkun” dedi. AK Parti’nin iktidara geldiği zamanda çocuk olanların büyüyerek, üniversite mezunu olduğunu vurgulayarak, dönemin değiştiğini kaydetti. Koçak, “İktidara geldiğinizde ilkokula başlayan çocuklarımız, bugün üniversite mezunu ve diplomalı işsizler kervanına katıldılar. İktidara geldiğinizde üniversiteden mezun olan gençler şimdi anne-baba oldular ve çocuklarının eğitim masrafını nasıl denkleştireceklerini kara kara düşünüyorlar.” dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu’nun, 1915 Çanakkale Köprüsü’nden geçiş ücretini açıklarken Türk Lirası ile değil de Euro ile açıkladığını hatırlatan Koçak, açıklanan rakamın Euro olarak açıklanmasının birim fiyat olarak daha az görünmesi için yapıldığına dikkat çekerek, “Yeni köprü fiyatları açıklanıyor. Çanakkale Köprüsü geçiş fiyatı 15 Euro. 150 lira diyemedikleri için rakam küçük görünsün diye Euro üzerinden söyleniyor.” ifadesini kullandı.
Türkiye’nin kişi başına düşen milli gelirinin az olduğunu vurgulayan Koçak, Almanya’da yıllardır iktidarda olan Merkel’i örnek vererek, “Avrupa’nın en gelişmiş ülkelerinden Almanya’ya bakıyoruz. Merkel, yıllardır iktidarda. Ama iktidardan ayrılırken kendisi sadece bir dairede kalıyor. Almanya’nın milli geliri bizde yok ama biz saraylarda yaşıyoruz. Dünyanın hiçbir yerinde bizdeki gibi bir araba saltanatı yok. Araba dediğimiz zaman da öyle düşük bütçeli arabalar değil, hepsi lüks. Böyle nasıl ekonomiyi düzelteceksiniz? İsrafın ekonomiye zararının sonu yok. Bir kere israf yaptınız, saray yaptınız sonra sarayı ayakta tutmak için israfa devam edersin. Allah’tan korkun” ifadelerini kullandı. Türkiye’de mağdur ve mazlum sayılarının arttığına dikkat çeken Koçak, “KHK mağdurları ile ilgili çözüme yönelik bir adım atılmıyor ama yakında seçim var diye bu kitleye yönelebilirler diye düşünüyoruz. Açlık sınırının altında milyonlarca insanımız var. Çiftçimiz borç ve kredilere mahkûm edilmiş durumda.” şeklinde konuştu.