EKONOMİK KRİZİN HARARETİ BABACAN’IN BALONUNU ŞİŞİRİYOR!

Cennet Cankılıç – Ritim Haber

2018 seçimlerini en yakın oranla bilen ORC’nin son yaptığı Eylül ayı araştırmasında AK Parti yüzde 31.9, MHP yüzde 9.4 çıkarken,  CHP yüzde 25.9,  İyi Parti yüzde 13.1, HDP yüzde 8.1, Deva Partisi yüzde 4.7 ve Gelecek Partisi yüzde 2.9 çıkıyor.

Araştırma sonuçlarına göre CHP yerini korurken, İyi Parti ile DEVA’nın oyları yükseliyor, bu üçünün haricindeki partilerde ise gözle görülür ciddi bir erime var.

ORC’nin araştırması aslında siyaseten hiç de sürpriz değil. Zira, siyaseti az buçuk yakından takip edenler zaten bu sonucu rahatlıkla görüyorlar. Kaldı ki, TV ‘lerdeki tartışma programlarında uzun süredir İYİ Parti’nin kısmen de sahada pirim yapan tek parti olduğu dillendiriliyordu. Zaten ben de Meral Akşener’in Bursa programında kendisine gösterilen yoğun ilgiyi sizlere çok önceden aktarmıştım.

Burada ilginç olan DEVA’nın atağa geçmiş olması.

ORC’nin geriye dönük araştırmalarına baktığımda, 3 Aralık 2020’de açıkladığı kamuoyu araştırmasında DEVA yüzde 1.9 çıkarken, 23 Temmuz 2021’deki araştırmasında da 2.2 görülüyor. Demek ki son 2 ayda 2 katı birden artış göstermiş.

Peki bu artışın nedeni ne?

Y ve Z kuşağında ilgi gördüğü için dijital parti olarak adlandırılan DEVA’nın birdenbire sahaya inip görünür olması partinin teşkilatlanma çalışmalarına ağırlık vermesinden mi, yoksa Ali Babacan’ın TV kanallarında görünür olmasından mı, ya da artık kendini ifade edebiliyor olmasından mı kaynaklanıyor?

Bana göre her 3’ü de öncelikli değil… En büyük neden Türkiye’nin son 3 ay içinde ağırlaşan kimi ekonomistlerine göre 1994 ve 2001 ekonomik krizlerinden daha ağır bir ekonomik kriz içine girmiş olmasından.

Zira, kendisi 2002-215 yılları arasında 13 yıl AK Parti hükümetlerinde ekonomi bakanlığı yaptı ve bu dönemler AK Parti’nin ekonomi ile demokratik alan başta olmak üzere her alanda reformist politikalarla atağa geçtiği yıllar. Babacan da bir nev’i bu başarısının kaymağını yemeye başladı. Ekonomik kriz ne kadar derinleşirse onun da ivmesi o derece yükseleceğe benziyor.

Zaten o da bunun çok iyi farkında.

BABACAN’IN EKONOMİK KRİZDEN ÇIKIŞ FORMÜLÜ

Geçtiğimiz Cuma günü partisinin Osmangazi ilçe kongresi için Bursa’da idi ve kongredeki konuşmasının ardından benim de davetli olarak katıldığım 7-8 kişilik gazeteci ile bir araya gelerek özel sohbette bulundu.

Dedi ki:

“Türkiye iyi yönetilmiyor. Hükümet şu anda büyük bir yük durumunda. İktidar değişikliği ihtiyacı hızla büyüyor. Bizi ekonomik anlamda daha da zor bir süreç bekliyor.”

Ardından da  ekledi: “Ülkeyi içine düştüğü bu durumdan yine biz çıkarırız.”

Sordum: “Bunu nasıl yapacaksınız? Elinizde sihirli değnek mi var?

Gayet sakin bir üslupla dedi ki: “Önce bozulan güven ve istikrar ortamını sağlayacağız. Bunun için iyi işleyen demokrasiyi yeniden tesis etmeliyiz. Dürüst ve ehil kadrolar, iyi işleyen kurumlar, iyi kurallar. Sistemi kurduktan sonra gerisi kolay. Bizim için bir aylık süre. Biz bu sürede ekonomiyi ayağa kaldırırız. Türkiye’nin böyle bir potansiyeli ve gücü var”.

ERKEN SEÇİM Mİ VAR?

Bir soru daha sordum: “Türkiye özellikle son 2 aydır sanki önümüzdeki ay bir erken genel seçim varmış gibi hızlı bir seçim atmosferine girdi. İttifaklar, adaylar, kulisler siyasetin tepesinde ve buna basın camiası da dahil o kadar yoğun ve heyecanlı tartışılıyor ki, ama bundan sokaktaki vatandaşın haberi yok. Erken seçim mi var ya da üst akıl mı erken seçim için tarih belirledi de yakında açıklanacak?“

Gülerek” Çok yorgun, güven kaybetmiş, kendi seçmeni ve tabanında da kaçışların olduğu, halktan kopmuş bir hükümetin varlığını artık kabul edelim. Bu ülkenin bir iktidar değişikliğine ihtiyacı var. En kötü tahminle 2023’te zamanında yapılacak ama biz önümüzdeki yılın sonbaharında kuvvetli ihtimalle bir seçim bekliyoruz ve bizim için önemli olan bu seçime hazırlıklı olmak” dedi.

Babacan Bursalı basın mensuplarıyla yaptığı mini toplantıda güçlendirilmiş parlamenter sisteme de değindi ve “önümüzdeki seçimler Türkiye’nin değişimi için bir dönüm noktası olacak” dedi.

Tabii bu sözleriyle de Cumhur İttifakı karşısında kurulan geniş mutabakat masasındaki yerini kesinleştirmiş oldu.

(Bu arada Babacan’ın Bursa programında da görüldü ki, İl Başkanı Serkan Özgöz artık kendini teşkilata da kamuoyuna da kabul ettirdi. Bu konuya sonra değineceğim)