İsmail Hakkı Özsarı
Türkiye’de dul kadın olmak zordur. Kadının dul kalması bir sürü sorun getirir beraberinde.
Zavallı dul, bütün bunların ne anlama geldiğini çok iyi bilir. Bilir de yine de insanları kırmamak, ilişkileri bozmamak için anlamazdan gelir çoğu kez. Zira bozulan her ilişkinin arkasından çoğu kez bir iftiranın geleceğinin bilincindedir.
Erkekler bir yana; eş, dost, arkadaş, komşu kadınlarda başlar işkillenmeye. Ya kocalarıyla ilişki kuruverirse dul kadın.
Giderek baskı altına girer. Giderek yalnızlaşır. En güvendiği, güvenmesi gerektiği erkeklerden bile gözlerini kaçırır. Yere bakarak konuşur. Çok azı ayakları üzerinde, başı dik söylenenlere aldırmadan sürdürebilir yaşamını. Toplumsal değerlerimiz bu tür yargılarla denetler nicesini.
“DUL YAŞMAĞI” deyimi; dul kadının yüzünü örtmesi gerektiğini anlatan bir simgedir.
“DUL APTAL OTU” yüksek tepelerde yalnız başına yaşayan ağaççığa verilen isimdir. Çiçekleri pek güzel kokar ama koklayanı yoktur.
“DUL AVRAT OTU” şifalı bir bitkidir. Terletici, yumuşatıcı, rahatlatıcı, kan temizleyici gibi özelliklere sahiptir.
Çiftleştikten sonra erkeği yiyen örümceğe de “KARA DUL” adı verilmiştir.
İşte gördüğümüz gibi erkek dünyası; erkeği yiyen örümceklere “KARA DUL” derken, yaz tatillerinde eşleri bir yerlere giden erkeklere “yaz bekarı” yakıştırmasını yaparak, onun çapkınlıklarını hoşgörüyle karşılamaktadır.
Dul kadın dediğimiz insanın bazen annemiz, bazen kız kardeşimiz, bazen kızımız, gelinimiz olduğunun farkında mıyız acaba?
Dul kadınların sorunlarının çözümü toplumun insana bakışında yatmaktadır.
Öncelikle erkeğin de kadının da bakış açısındaki soru işaretlerinin kalkması gerekiyor. Kız mıdır, kadın mıdır, evli midir, bekar mıdır diye ayırmadan kadına bakabilmek gereklidir. Kadın önce insan ve sonra yine insan olarak ele alıp değerlendirilmelidir.
Çözüm burada. Çözüm insanlıkta. Çözüm insan olabilmekte. Erkeklerimizin de kadınlarımızın da önce bunu öğrenmesi gerekiyor. Şu çok iyi bilinmelidir ki erkek olsun, kadın olsun herkes potansiyel bir dul adayıdır.
Genç, güzel ve dul bir kadın erkekler için çoğu kez bir “cinsel tahrik” objesidir. Porno kitaplar okuyan, porno filmlere düşkün, eskimiş evliliklerinde değişiklik arayanların fantezilerinin süsüdür. Çünkü bu erkeklere göre dul kadın; “cinsel ilişkiyi yaşamış ama şimdi ondan yoksun kalan, yoksun kaldığı için erkek arayan” kadındır. Yine “kız olmadığı için, cinsel ilişki kurmaktan çekinmeyecek bu nedenle de erkeklere hoş görülü davranmak zorunda kalacaktır. Erkekler çoğu kez koruyucu amca rolünde, bazen sevecen, anlayışlı bir arkadaş kimliğinde bazen de şefkatli bir aşık rolünde yaklaşırlar dul kadına.