CHP Genel Başkanı Başdanışmanı ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, bir aydan az bir süre kala Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) hububat alım fiyatlarını açıklamadığını hatırlatarak, “TMO, hububat alım fiyatlarını açıklarken çiftçinin kar edeceği ve önümüzdeki yıllarda üretimde kalmasını sağlayacağı bir fiyat açıklaması gerekir. İthal ettiği buğdayı içeriye ucuza satarak zarar eden TMO, zarar edecekse ülke çiftçisini korumak için etsin.” dedi.
Buğday hasadına bir aydan az bir süre kaldığını ama çiftçinin ürününü kaça teslim edeceğini hala bilmediğini vurgulayan Sarıbal, “Çiftçimiz eylül, ekim ayında başlayan üretim sürecinde yaptığı masrafın, emeğinin karşılığını istemektedir. Üretimde kullandığı tohum, zirai ilaç, tarımsal elektrik, sulama, gübre ve mazot fiyatları 2 ila 4 kat artmış. Çiftçimiz şimdi yaptığı masrafını ve emeğinin karşılığını istiyor.” diye konuştu.
TMO’nun iyi fiyat açıklamasının yetmeyeceğini belirten Orhan Sarıbal, uygulanan prim sisteminin, alınan verimin de dikkate alınarak, bölgelere göre yeniden belirlenmesi gerektiğini kaydetti. Sarıbal, şunları söyledi: “Ülkemizin 79 ilinde buğday üretimi yapılmaktadır. Her bölgenin coğrafyası, iklimi, toprak yapısı farklı olmasına rağmen tüm buğday üreticilerine kilo başına 10 kuruş prim verilmektedir. Bu doğru bir uygulama değildir. Siz dekara 150 kilo buğday alan çiftçiye de 10 kuruş prim veriyorsunuz, dekara 750 kilo alan çitçiye de aynı primi veriyorsunuz. Bu durum şartları eşit olmayanlar arasında haksızlığa neden oluyor. Küçük çiftçiyi korumak için 20 kuruş ila 1 lira arasında kademeli prim sistemi gelmelidir. Bölgesel koşullardan verim alamayan, yeterli kazanamayan çiftçiyi üretimde tutmak için fark prim desteği değiştirilmelidir.”
Ülkemizin yurt içi tüketiminde 20 milyon ton, ihracat için 10 milyon ton toplamda en az 30 milyon ton buğday üretmesi gerektiğini kaydeden Sarıbal, şöyle devam etti: “Pandemi ve savaş koşullarının ne zaman biteceğini bilmiyoruz. Yaşadığımız bu küresel sorunlar artık kendi çözümümüzü yaratmak zorunda olduğumuzu bize bir kez daha gösteriyor. Bunun için TMO açıklayacağı fiyat maliyet artı % 50 kar olmalıdır. Dışarıdan tonunu 400 dolara alıp yarı maliyetle iç piyasaya veren TMO, bunu bir kere de üretici lehine yapsın. TMO 2021 ve 2022’de kurum tarihinin en büyük görev zararını yaptı ve yapmaya da devam ediyor. Bu zarar ithal buğday için yapacağına bir kere de ülkemiz çiftçisi adına yapsın.”
“Ucuz patates ve kuru soğan için üretici desteklenmeli”
CHP Genel Başkanı Başdanışmanı ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, sofraların vazgeçilmez iki besini olan patates ve soğan üretiminin tüketime yetmediğini belirterek, “Artan nüfusa rağmen hem kuru soğan hem patates üretimi artmıyor. Çünkü üretici para kazanamıyor. Vatandaşın ucuz soğan ve patates tüketebilmesi için üreticinin desteklenmesi ve üretimin arttırılması gerekir” dedi. Kuru soğan ve patates üretiminin yurt içi tüketime yetmediğini rakamlarla açıklayan Sarıbal, şu bilgiyi verdi: “2000 yılında 65 milyon nüfusa sahip iken 5,4 milyon ton patates üretimi ile kişi başına 68 kilo patates düşerken, 2020 yılında 84 milyon nüfus için 5,2 milyon ton patates üretimi ile kişi başına patates üretimi 51 kiloya düştü. Kişi başına sofralarımızdan 17 kilo azaldı. 2021 yılında nüfus 1 milyon artmasına rağmen patates üretimi 100 bin ton düştü. Şu anda kişi başına tüketim 50 kilonun altına düştü. Aynı durum kuru soğan üretimi için de geçerlidir. 2000 yılında kişi başına kuru soğan tüketimi 28 kilo iken, 2020 yılında 21 kiloya düştü. Halkımız sofralarına 7 kilo daha az soğan alıyor. Üretim yetersiz ve plansız olunca patates ve kuru soğan bir yıl çok oluyor bir yıl az oluyor. Ülke ihtiyacının karşılanması için 6 milyon ton patates, 2,7 milyon ton kuru soğan üretmeliyiz.” Pazarda patatesin kilosunun 9 lira, kuru soğanın ise 4 lira civarında olduğunu belirten Sarıbal, “İki ürün de tüketici için yüksek. Oysa üretici bu yıl soğanı tarlada 80 kuruş civarında satıyordu. Patates de benzer şekilde. Ama artan maliyetler tüketiciyi patates ve soğan tüketemez noktaya getirdi” dedi. Kuru soğan ve patates hasadının başlamasıyla fiyatların bir nebze düşeceğini ifade eden Sarıbal, “Ülkemizin güneyinde başlayacak kuru soğan ve patates hasadı ile fiyatlar bir nebze aşağıya düşecektir. Ancak aşırı bir düşüşü kimse beklemesin. Çünkü tarımsal girdi fiyatları 3 ila 4 kat arttı. Üretici de haliyle yaptığı masrafları ürüne yansıtacaktır.” dedi.
Patates ve kuru soğanda ihracatçı bir ülke olduğumuzu vurgulayan CHP Genel Başkanı Başdanışmanı Sarıbal, ihracat pazarının kaybedilmemesi için daha fazla üretim yapılması gerektiğini söyledi. Sarıbal, şunları söyledi: “Ülkemiz ihtiyacının karşılanması ve ihracat pazarının kaybedilmemesi için patates üretiminin desteklenmesi gerekmektedir. Üretmek yetmez, aynı zamanda patates ve kuru soğanın depolama şartlarının iyileştirilmesi gerekmektedir. Her yıl binlerce ton patates ve kuru soğan çürüdüğünden zayii olmaktadır. Tarım ve Orman Bakanlığı hasattan sonra 6 aya kadar depolarda kalan patates ve kuru soğan için yatırım desteği vermelidir.”
Vatandaşların ucuz patates ve kuru soğana ulaşması için çiftçinin desteklemesi gerektiğini ifade eden Sarıbal, “Yazlık patates ve kuru soğan üretimi yapıldı. Bir sonraki kışlık üretimin devam etmesi için kuru soğan ve patates üreticisine ek destek verilmelidir. Bunu yaptığımızda patates ve kuru soğan üretiminde maliyetler düşecek ve tüketici de ucuz gıdaya ulaşmış olacak.” görüşünü dile getirdi.