Ahmet Aygün Ata
Köyler kapatılıp köylülük yok edilirse, görün bir ülkenin başına neler gelir…
Köyler dünyanın en büyük üretim yeridir. Fabrikalarınız, barajlarınız, turizminiz ve diğer ülke yapıtlarıyla övünüyorsanız, onlar köyler sayesinde var oldu. Köyler sayesinde doyuyor. Köyler sayesinde ham madde elde ediyor. Köyler sayesinde toprağın anlamını, değerini, doğurganlığını anlayabilirsiniz.
Köyleri terk edilmiş yerlere döndürürseniz abuk sabuk konuşursunuz. “Paramız var ki, alıyoruz” dersiniz ama görmezden, bilmezden geldiğiniz parayla aldığınızı da o ülkenin köylüsü ve çiftçisi üretiyor. Sizinki yel değirmenlerine külhanbeyliği taslamak!
Köylülüğü yok edersiniz, toprağın ‘Vatan’ olduğunun bilincini de yok edersiniz. Toprağın vatan olduğunun bilincinde yetişecek çocukları da yok ediyorsunuz beraberinde.
Köylülüğü yok ederseniz kapitalizmin zehirli, yapay ürünlerine muhtaç olursunuz. Ülkenin insanlarını zehirleyen, zehirleten birer emperyalist piyon olursunuz. Ve tarih günü gelince sizleri alkışlarla değil lanetleyerek anacaktır. Bakınız; aynı yolu izleyen partilerin, siyasi düşüncelerin neredeyse peygamber yerine konanlarına, demokrasi kahramanı ilan edilenlerine, babalar gibi satanlarına, ülkesinin varlıklarını peşkeş çekenlerine, köylü sırtımızda kamburdur diyenlerine bakın.
Kaçı anımsanıyor? Kaçı duayla, övgüyle anılıyor? Anımsanmayı, anılmayı geçtim adlarını kaç kişi biliyor? Anımsayan, anan kimler biliyor musunuz? Aynı yolun yolcuları!
Bugün ve yarın aynı yolu izleyenlerin sonu da odur, bu yaşamın gerçeği, yaşamın getirdiğidir. Bir hiç olarak tarihteki yerlerini alacaklardır.
Ne kadar çağdaş birey, toplum, ülke olsak da;
Köyleri boşaltıp köylülüğü yok edersek…
Önce insancıl değerleri, ardından toplumsal değerleri ve en sonunda ülkenizi yitirirsiniz.
Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk ne demiş.
Tarih 24 AĞUSTOS 1925.
Kastamonu’da bir konuşma, Belediye dairesi önünde toplanan halka…
Çiftçilerle yaptıkları bu konuşmada; kuruluşları ve makineleri olup olmadığını sormuşlar ve heyetin “yok” demesi üzerine: “Ben de çiftçi olduğumdan biliyorum. Makinesiz tarım olmaz. El emeği güçtür. Birleşiniz. Birliklerle makine alırsınız. Yılda yüz dönüm ekeceğinize on katı, yüz katı fazla ekersiniz. Memleketimiz gerçek çiftçi memleketidir. Daha bu konuya hak kazanmış değiliz. Fakat tarım memleketi olacağız. Bu da makine ile olacaktır.”
Gazi Paşa, Çiftçiler Birliği’nin isteği üzerine Kastamonu Çiftçiler Birliği’nin fahri başkanlığını da kabul etmiştir.
Bu sırada sözü çiftçilere yönelterek; “Memleketimizde yapılması gereken devletin, gerçek noktası çiftçiliktir. Tüketici yaşamak iyi değildir. Üretici olalım!” demiştir. (Kastamonu Açık Söz Gazetesi – 25.08.1925)