CHP Bursa Milletvekili Prof. Dr. Yüksel Özkan, Sayıştay’ın 2021 yılı raporlarında yer alan, Şehir Hastaneleri’nde yapılmış çok sayıda usulsüzlük üzerine TBMM’ye Meclis Araştırma Önergesi verdi. Daha önce Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin Başhekimlik görevinde bulunmuş olan Prof. Dr. Yüksel Özkan, önergesi ile ilgili olarak şunları söyledi:
“Şehir Hastaneleri maliyetleri dolayısıyla başından beri ülkenin üzerinde bir yük oluşturmaktadır. Kamu-Özel işbirliğinde “Yap-İşlet-Devret” modeli ile “garanti hasta” ve “garanti ödeme” üzerine kurgulanan bu projede kazanan taraf her zaman yüklenici firmalar olmaktadır. Devletin kasasından 13 şehir hastanesini işleten dört şirkete döviz kurundaki artış nedeni ile 2022’de 33 milyar 769 milyon lira ödeme yapılacak. Kur kaynaklı farkı kapatmak için halkın bütçesinden toplam 21 milyar 565 milyon lira maalesef bu şirketlerin bütçesine aktarılacak.
İptal edilen ve yapılmayan işler için şirketlere para ödenmeye devam edildiği ve hastanelerdeki ticari alanların belirlenenden fazla alana yayıldığı tespit edilen rapor için hastanelerin adeta “ticarethaneye” dönüştüğünü ileri süren Özkan, İstanbul Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde “tüp bebek” işlemleri ile ilgili olarak görevli şirket tarafından laboratuar hizmeti sunulmamasına rağmen garanti tutarların ödendiğine dikkat çekti. Özkan, Şehir Hastaneleri’ndeki usulsüzlüklerin ve kamuyu zarara uğratan harcamaların denetlemede tek tek ortaya çıktığını dile getirdi.
İstanbul’da bulunan Şehir Hastaneleri’nde yapılan incelemelerde 2020 ve 2021 yıllarında 209 personele işe gelmeden maaş ödemesi yapıldığı, Kamu Özel İş Birliği modeli kapsamında Şehir Hastaneleri için şirketlere taahhüt edilen garanti tutarlarının hesaplarda gösterilmediği, muhasebe kayıtlarının uygun yapılamaması nedeniyle de kamu zararı oluştuğunun raporlarda belirtildiğini ifade eden CHP’li Vekil Yüksel Özkan, şehir hastanelerindeki tüm bu usulsüzlüklerin araştırılması, sorunların ve Türkiye ekonomisine vermiş olduğu zararın boyutlarının tespiti için Meclis Araştırma Önergesi verdiğini belirterek, halkın cebinden ödenen tek bir kuruşun takipçisi olacaklarını sözlerine ekledi.
“Ek Randevu Sistemi böyle olmaz”
CHP Bursa Milletvekili Prof. Dr. Yüksel Özkan, Sağlık Bakanlığı tarafından uygulamaya konulan “ek randevu sistemi” ile ilgili de dikkat çeken bir açıklama yaptı. Özkan, “Sağlık sektöründe uzun yıllar çalışmış ve ayrıca yöneticilik yapmış birisi olarak, daha önce gerek TBMM kürsüsünde gerekse yazılı ve görsel medyada çağrılarda bulundum. Vatandaşlarımıza 5 dakikada bir muayene olunamayacağını, anayasal sağlık hizmeti hakkınız için 15 dakikadan önce hasta muayene odalarından çıkmayın, doktorunuzun sizleri sağlıklı muayene etmesini ve bilgilendirme hakkınızı talep edin dedim. Sormak isterim, MHRS’de 5 dakikada bir muayene randevusunu görmezden gelen AKP yöneticileri gittikleri hastanelerde kendileri de mi 5 dakikada muayene oluyorlar?”
“Sağlıkta şiddet ve Mobbing artarak devam ediyor”
2021 yılında 1405 hekimin yurt dışına gittiği ve 2022 yıl sonunda bu rakamın 2000 kişi olacağını, 5 dakikada bir muayene nedeni ile kamu sağlık kuruluşlarında ciddi bir yığılmanın meydana geldiğine dikkat çeken Özkan, kamudan istifa edenler ve yurt dışına giden hekimler nedeniyle kamu hastanelerinde ciddi bir boşluk bulunduğunu dile getirdi. İki hekimin işini artık tek bir hekimin yaptığını, hatta bazı bölümlerde ise uzman hekimin kalmadığını, dolayısıyla iş yükü altındaki hekimlerin büyük bir ‘psikolojik travma’ yaşadığının altını çizen Yüksel Özkan, sağlıksız bir sağlık sistemi içerisinde hekimlere sözlü ve fiili saldırıların da devam ettiğini, hükümet ise sağlıkta şiddeti önleyemediğini söyledi. Özkan, sağlık çalışanlarının bu şiddete ve mobbinge dayanamaz hale geldiğini öne sürdü.
Atatürk’ün kendi insanına güven göstergesi olarak; “Beni Türk Hekimlerine Emanet Edin” sözlerini anımsatan CHP’li Vekil Özkan, “Ancak iktidar sahipleri sağlıktaki endişe verici gelişmelere önlem almazlar ise Türk halkının sağlığı gelecekte sığınmacı hekimlere emanet edilecektir.” dedi.
Sağlık Bakanlığı’nın “yasakçı” bir yönetmelik yayınladığını iddia eden Özkan, muayenehanesi olan hekimlerin özel hastanelerdeki tedavi ve ameliyatlarına getirilen sınırlamanın, hastaların hekimini seçme özgürlüklerinin elinden alınması anlamına geldiğine işaret etti. Özkan, hiçbir meslek grubunda olmayan bu uygulamanın amacının, “Hekimlerin anayasal hakkı olan mesleklerini serbest icra etmelerini engellemektir. Sağlık sisteminin neresinden tutsak elimizde kalıyor.” ifadesini kullandı.
“Sağlık çalışanlarının can güvenliği sağlanamıyor”
Beş dakikada randevu nedeniyle hastane koridorlarından geçilemezken, vatandaş randevu alamazken, kanser tedavisi gören hastalar aylarca beklerken, Sağlık Bakanlığı’nın çözüm olarak vatandaşları “randevusuz” hastanelere yönlendirdiğini ve MHRS sisteminde “ek randevu” şeklinde bir uygulamaya yer vermekte olduğunu belirten Özkan, “Bugün bir AVM’ye girerken X-Ray cihazından geçerek üstümüz aranıyor. Ancak eline silahı, beline bıçağı koyanlar hastanelere ellerini kollarını sallaya sallaya girebiliyor. Bu nasıl oluyor? Bu kişiler kamu sağlık kuruluşlarında sağlık çalışanlarını tehdit edip, yaralayıp hatta ölümlerine bile sebebiyet verebiliyorlar.” diye konuştu.
CHP’li Vekil Yüksel Özkan, “İktidar, sağlık çalışanlarının hayatını tehlikeye atma pahasına bile olsa, sağlıkta popülizmden oy devşirdiği için sorunları çözmek adına adım atmıyor. Çarşıda pazarda ekonomik krizin sorumlusu olarak nasıl ki esnafı sorumlu göstermek istiyorlarsa, sağlıkta da halk ile sağlık çalışanını karşı karşıya bırakarak sistemdeki çöküşün sorumlusunu ‘sağlıkçılar’ üzerinden algısı yaratma çabasına giriyorlar. Bu da maalesef sağlıktaki şiddeti körüklemektedir. Evet artık yönetemiyorsunuz, bütün bu uygulamalarınız ciddi halk sağlığı sorunu oluşturmaktadır.” dedi.
Son olarak İzmir’de darp edilen sağlık çalışanı bir hekimin öldüresiye dövülmüş olmasını örnek gösteren Özkan, “Umarız sağlıktaki şiddet son bulur. Bu vahşeti yaratanlar hakkında nasıl bir işlem yapılacağının takipçisi olacağız. Bu olayı şiddetle kınıyor, meslektaşımıza geçmiş olsun ve acil şifalar dileklerimi iletiyorum.” diyerek sözlerini noktaladı.