Mustafa Arı
Rabbimiz tarafından bizlere sunulan nimetlerin en başında sağlığımız gelmektedir. Rahat, huzurlu ve mutlu bir hayat geçirmenin en temel yolu sağlıktan geçmektedir.
Peygamber (s.a.s.) Efendimiz bir hadisi şerifte şöyle buyurmaktadır: “İki nimet vardır ki, insanların çoğu bu nimetleri kullanmakta aldanmıştır. Bunlar sıhhat ve boş vakittir.”
Diğer bir hadislerinde: “Beş şey gelmeden önce beş şeyin kıymetini bilin. Hastalık gelmeden önce sağlığın, meşguliyet gelmeden önce boş zamanın, ihtiyarlık gelmeden önce gençliğin, fakirlik gelmeden önce zenginliğin, ölüm gelmeden önce hayatın.”
Sağlıklı bir hayat sürdürebilmenin iki temel yolu vardır:
1- Hastalanmadan önce sağlığı koruma.
2- Hasta olduğumuz zaman eski sağlığımıza dönebilmemiz için tedavi olmaktır.
Yüce dinimizde sağlığa zararlı olacak şeyleri haram kılmış ve bunlardan uzak durmamız için bizlere tavsiyede bulunmuştur. Peygamber (s.a.s.) Efendimiz; “Ey Allah’ın kulları! Tedavi olunuz. Çünkü Allah, yarattığı bir hastalık için mutlaka bir deva ve şifa yaratmıştır.” buyurmaktadır.
Bize gelen hastalıklar için sabrederek; “Ey Rabbim! Şifa veren sensin bana şifa ver” diye duada bulunmalıyız, Kur’an okumalıyız. Çünkü Kur’an müminlere ayrıca bir şifa olarak ta indirilmiştir.
Bedeni sağlığımızın yanı sıra ruh sağlığımızı da korumak için gerekli tedbirleri almalıyız. Çünkü ruhi etkilerin yansıması bedenen hastalık olarak çıkmakta, ruhi hastalıklar ise bedeni hastalıklar gibi kısa sürede tedavi edilememektedir.
Yüce dinimiz ruh sağlını koruyucu birçok tedbir almıştır. Allah’a iman etmek, tevekkül inancıyla yaşamak, başımıza gelen olayları sabırla karşılamak tavsiye edilen hususlardır. Ayrıca yalan, dünya ve mal hırsı, kıskançlık gibi hususlar ise ruhu yıpratıcı duygulardandır. Ruhu koruma altına almak için abdest, namaz, oruç tavsiye edilmiş, Kuran okumakla da Ruhun sükunete erdirilmesi arzu edilmiştir.
Yüce Dinimiz temizliği yaşamın temel unsurları arasında görmüş ve Peygamber (s.a.s.) Efendimiz: “Temizlik İmanın yarısı” olarak ifade edilmiştir. Ayrıca ibadetlerde yine temizlik şarttı aranmıştır.
Konuyla ilgili Peygamber (s.a.s.) Efendimiz hadislerinde şöyle buyurmaktadır:
“Fıtrat beştir: Sünnet olmak, kasıkları tıraş etmek, koltuk altını tıraş etmek bıyığı kısaltmak, tırnakları kesmek.”
İslamiyet’te temizliğin çeşitleri vardır:
1- Beden, elbise ve çevrenin, kir ve pislikten temizlenmesi. Buna necasetten temizlenme denir.
2- Abdestsizliğin giderilmesi. Buna hadesten temizlenme denir. Boy abdesti, namaz abdesti ve bu ikisi mümkün olmazsa, bunların yerine geçmek üzere teyemmüm abdesti, hadesten temizlenmenin yollarıdır.
3- Kalbin gurur, kibir, ucub, kin, hased, kıskançlık gibi manevi kirlerden temizlenmesi ve bunun yerine iman, ihlas, takva ve güzel ahlakla süslenmesidir.
Bedeni temizliğimizin yanı sıra yaşadığımız evlerin ve çalıştığımız işyerlerinin temiz tutulması, insanların gelip geçtiği yerlere, çarşı ve pazarlara, sokaklara çöplerin gelişi güzel atılmaması ve çevrenin kirletilmemesi önemlidir. Rabbimiz sağlımızı bozacak fiiliyatlar bize yaptırmasın. Sağlığı bozulmuş hasta olan kardeşlerimize şifalar, dertli olan kardeşlerimize de devalar versin.