Saadet Partisi Karacabey İlçe Başkanı Zeynel Abidin Koçak, yaptığı basın açıklamasında, ekonomiden dış politikaya kadar pek çok başlıkta önemli değerlendirmelerde bulundu. Koçak, “Biz hiç umudumuzu kaybetmedik ve hiçbir zaman da kaybetmeyeceğiz. Erbakan Hocamız, hangi inanç ve kararlılıkla D-8’lerin kuruluşuna öncülük ettiyse; bizler de aynı inanç ve kararlılıkla umudumuzu her daim zinde tutuyoruz. İnanıyoruz ki; ‘Yeni Bir Dünya’ muhakkak ve inşallah en kısa zamanda kurulacaktır.” dedi.
Milyonlarca vatandaşı yakından ilgilendiren asgari ücret görüşmeleri ile basın açıklamasına başlayan Koçak, “Asgari ücret görüşmeleri geçtiğimiz hafta tekrar başladı. Bu nedenle bazı rakamları hatırlatmak isteriz. Şu an net asgari ücret 8 bin 500 lira. Türk-İş’in yıllardır düzenli olarak açıkladığı ve son olarak mayıs ayı için paylaştıkları verilerde; açlık sınırı 10 bin 360 liraya, yoksulluk sınırı ise 33 bin 750 liraya, bekar bir çalışanın aylık maliyeti ise 13 bin 440 liraya yükselmiş durumda. Peki TÜİK’in açıkladığı aylık enflasyon kaç; yüzde 0,04. Şimdi asgari ücrette yeni rakam neye göre, kime göre belirlenmeli veya belirlenecek? Genelde asgari ücret belirlenirken enflasyon dikkate alınır. Şimdi iş tersine dönmüş gibi; hükümetin açıklamak istediği asgari ücret kaç olacaksa, sanki TÜİK ona göre enflasyon rakamı açıklıyor. 2023’ün başında ‘tarihi rakam’ olarak duyurulan ve 455 dolara tekabül eden asgari ücret, şimdilerde 360 dolar seviyelerine kadar indi. Milyonlarca insanımızın cebinden bu 100 doları kimler aldı, sorumluları kimlerdir?” ifadelerini kullandı.
Kur karşısında asgari ücretin eridiğini savunan Başkan Koçak, yılbaşındaki asgari ücret seviyelerine ulaşılması için rakamın 11 bin lira civarında olması gerektiğini kaydetti. Koçak, sözlerinin devamında, “6 ay önceki rakamı, 6 ay sonra yeniden vaat etmek büyük bir müjde midir, büyük bir başarısızlık mı? Seçimlerin hemen ardından sadece 2 haftada Türk Liramız, dolar karşısında yaklaşık % 20 değer kaybetti. 1 kuruş, 5 kuruş, 25 kuruş artık piyasada yok, darphane de basmıyor zaten. Zira artık madeni 50 kuruş ve 1 liraların, kâğıt 5 ve 10 liraların alım gücü karşılıkları kalmadı. Seçim öncesi 500 liralık banknotların önümüzdeki günlerde basılacağı konuşuluyor. Bu şartlarda değil 500, 1000’lik banknotlar dahi bir ihtiyaç haline gelir. 1 kilo kıyma bugün 400-500 lira oldu. 3-4 yıl öncesine kadar bir küçükbaş kurbana verilen parayla bugün sadece 2 kilo et alınabiliyor. Ama TÜİK’e göre enflasyon yok denecek kadar az, iktidara göre ise 2000 liralık emekli ikramiyesi hâlâ büyük bir lütuf, asgari ücret 11-12 bin lira olursa da ‘tarihi bir rekor’ ilan edecekler.” cümlelerini kullandı.
“Ücretleri yukarıda birbirine yakınlaştırmak gerek, aşağılarda değil. İşçi ve memur maaşlarını asgari ücretin ve açlık sınırının biraz üzerinde, asgari ücreti de sürekli olarak açlık sınırında, hatta altında tutmak insanımızın derdine derman olamaz” diyerek iktidarı eleştiren Koçak, asgari ücretin olması gereken seviye ile ilgili, “Her zaman söylediğimiz gibi 5-10 yıllık bir hedef koyup, asgari ücreti kademe kademe açlık sınırından yoksulluk sınırına çıkarmak gerekir. Ayrıca alım gücünü artıracak tedbirler alınmadığı takdirde, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da belirlenecek her yeni ücret, 6 ay bile gitmeyecek; 2-3 ay içerisinde eriyecektir. Büyükşehirlerde ortalama bir evin kirası 10-20 bin lira arasında, diğer şehirlerimizde ise 5-10 bin arasında değişiyor. Hal böyleyken bugün asgari ücrette 10-12 bin liralar, işçi ve memur maaşlarında da 20-25 bin liralar konuşuluyorsa; bir şeyler epey ters gidiyor demektir. Yüz binlerce aile için artık ev almak değil, kirayı ödeyebilmek hayal olmuşsa, çocuğunu özel okula göndermek değil, kırtasiye ve kantin giderlerini karşılayabilmek zorlaşmışsa; burada durup etraflıca düşünmek gerekir.” dedi. Başkan Koçak, konuşulan rakamların adil olmadığının altını çizerek, “Adil Devlet”, “Adil Paylaşım” ve “İnsanca Yaşam” gibi kavramlarla Saadet Partisi’nin milyonlarca vatandaşın hakkını her zeminde koruyacaklarını belirtti. Milli Görüş Lideri merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın önderliğinde kurulan D-8’lerin 26. kuruluş yıl dönümünü hatırlatan Zeynel Abidin Koçak, D-8 üyelerinin sahip olduğu nüfus, doğal kaynakları, potansiyel ticaret hacmi, siyasi, askeri gibi alanlarda kurulacak olan iş birliği imkânlarıyla büyük bir güç olduğunu hatırlattı. Koçak, sözlerinin devamında şunları kaydetti: “Tüm zorluklara rağmen; Erbakan Hocamız gayretli çalışmaları, bu birlikteliği mümkün kılmıştır. Çünkü bu imkân meselesi değil, iman ve inanç meselesidir. Önce inanacaksınız, sonra inancınız uğruna kararlı bir şekilde mücadele edeceksiniz. Ne yazık ki bugün hem ülkemiz hem İslam âlemi hem de yeryüzünün tamamı bu vizyon ve kararlılıktan yoksundur ve bunun acısını çekmektedir. ‘Yeni Bir Dünya’ ideali herkes tarafından sözde dile getirilmekte; ancak bunun için somut adımlar atılmamaktadır. İşte D-8, bu arayışa bundan tam 26 yıl önce verilmiş samimi bir cevaptır. Aradan geçen 26 yıl, D-8 ufkuna olan ihtiyacı azaltmamış, bilakis daha da artırmıştır. Aradan geçen çeyrek asırda bölgemizde ve yeryüzü üzerinde akan kan ve gözyaşı hiç dinmemiş, aksine her geçen gün daha da artmaktadır. Çatışmalar, zulüm ve haksızlıklar son bulmamış, bilakis gittikçe derinleşmektedir. Bizler yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen asla karamsar değiliz. Biz hiç umudumuzu kaybetmedik ve hiçbir zaman da kaybetmeyeceğiz. Erbakan Hocamız, hangi inanç ve kararlılıkla D-8’lerin kuruluşuna öncülük ettiyse; bizler de aynı inanç ve kararlılıkla umudumuzu her daim zinde tutuyoruz. İnanıyoruz ki; ‘Yeni Bir Dünya’ muhakkak ve inşallah en kısa zamanda kurulacaktır.”