Tarım Politikaları ve Tarım Örgütlerinden sorumlu CHP Genel Başkan Yardımcısı Orhan Sarıbal, TARİŞ Fabrikası’nda, DİSK’e bağlı Gıda-İş Sendikasına üye olmak istedikleri için işten atılmalarının ardından yargılanarak 1 yıl 3 ay hapis cezası verilen işçileri ziyaret etti.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Ege Bölge Temsilciliği’nde Memiş Sarı ve işçilerle bir araya gelen Orhan Sarıbal süreci değerlendirerek “haklı ve onurlu mücadelelerinde işçilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sarıbal, “Anayasal hak olan sendika üyelikleri sorgulanarak işinden atılan emekçiler derhal işlerine dönmelidir. Sendikalı olmak suç olmadığı gibi hak aramak da suç değildir. Oysa bugün bu işçilerimize ve sendika temsilcilerimize verilen ceza ile yeni bir hak ihlali daha yapılmaktadır. TARİŞ yöneticilerinin şikâyeti ile “toplantı ve yürüyüş yasasına” ve “konut dokunulmazlığına” muhalefet iddiasıyla açılan dava savcılık tarafından takipsizlik kararı ile kapanmışken aynı savcı tarafından yeniden dava açılarak bu kez ceza verilmiş olması tam bir garabettir. Tüm koşullar aynı savcı dahi aynı ama karar farklı. Görülüyor ki birileri memnun olmamış. Sendikalı olmayı, dayanışmayı, paylaşmayı, sorgulamayı, hakkı olanı talep etmeyi suç sayarak tek ses ve koşulsuz biat isteyen yeni rejim ve “tek adam” iş başında. Bu böyle sürmez, sömürü devam etmez. Emek haktır. Sendika haktır. Protesto haktır. İşçi haklıdır.” dedi.
Kooperatifçilik sendikaya karşı
“Bir çiftçi örgütlenmesi olan TARİŞ’in yöneticileri üreticinin emeği üzerinden maaş alırken, çalışanın kendi hakkını aramasının aracı olan örgütlenmeye karşı duruyor. Çiftçiyi, üreticiyi örgütlemesi gereken TARİŞ kendi ortaklarına dava açıyorsa dayanışma amaçlı misyonuna ihanet ediyor, baskı ve rant düzenine teslim oluyor demektir. Bu suçtur” diyen Sarıbal, “TARİŞ üzüm, incir, pamuk, zeytin ve zeytinyağı iştiraklerinde çalışanların hepsini sendikalı yapma anlayışına sahip olmalıdır. Adında kooperatifçilik olan bir kuruluşun çalışanlarının örgütlenmesine karşı çıkması izah edilemez.” diye konuştu.
İşçilerin mahkeme tarafından hızlı bir şekilde cezalandırılmasını da eleştiren Sarıbal, şunları söyledi: “İşçileri haksız yere cezalandırmak için çok hızlı işleyen yargı, emekçilerin işe iade talebiyle açtığı davayı ise ağırdan alıyor. Aradan 200’den fazla gün geçtiği halde işe iade davaları sonuçlanmadı. Anayasal haklarını kullanan emekçileri koruması gereken yargı TARİŞ’in şikâyeti üzerine işçileri cezalandırıyor. Biz yargının haklıdan yana yani işçilerden yana tavır almasını beklerdik. Ancak mahkeme adeta sendikal mücadeleyi cezalandırarak arkadaşlarımızı mahkûm etti. Burada bir suçlu var ise o da emekçilerin üzerinden emek sömürüsü yapanlar, sendikaya üye oldukları için insanları işinden edenlerdir. Bu arkadaşlarımız suç işlemedi. ‘Atılan işçiler geri alınsın ve sendika hakkı tanınsın’ diyen emekçiler taleplerinde haklıdır. Asla suçlu değiller. İşçilerimizin mücadelesini beraat gelene kadar takip edeceğim, yanlarındayım.”