TERAVİH NAMAZI
Mustafa Arı
Teravih namazı insanı dinlendiren ve zindelik kazandıran bir ibadettir. Ramazan ayını ihya etme yollarından birisi olan teravih namazı efendimizin sünnetidir. Teravih, Oruç’un değil, Ramazan ayının sünnetidir. Bu sebeple oruç tutamayanlar da teravih namazını kılarlar.
Kadın veya erkek her Müslüman için sünneti müekkede bir namazdır. Peygamberimiz teravihi ümmetine tavsiye ve teşvik etmişlerdir: “Kim inanarak ve sevabını umarak Ramazan namazını teravihi kılarsa geçmiş günahlarından bir kısmı bağışlanır.” buyurmuşlardır. Tek başına kılınabildiği gibi cemaatle kılınması sünnettir.
Peygamberimiz, 3-4 gün teravihi cemaatle kıldırdı, daha sonra evden çıkmadı. Sebebi sorulunca, “Teravih namazının size farz olacağından korktuğum için evden çıkmadım” buyurdu.
Teravih namazı, Hz. Ömer, Hz. Osman ve Hz. Ali dönemlerinden başlayarak günümüze kadar cemaatle yirmi rekat olarak kılınmıştır.
Teravih namazı, Ramazan ayına mahsustur; vakti, tercih edilen görüşe göre, yatsı namazından sonradır, sabah namazının vaktine kadar devam eder. Teravih namazının vakti yatsı namazından sonra olup, yatsı namazı kılınmadan teravih kılınmaz.
Teravih namazının kazası yoktur. Bilindiği gibi farz ve vacip namazlar kaza edilirler. Teravih namazı hatimle kılınmayan camilerde, herhangi bir yanlışlığa meydan vermemek ve cemaatin da kısa sureleri iyice ezberlemelerini sağlamak için, “Fil süresinden sonraki sureleri okumakta yarar vardır.
Teravih namazı, yatsı namazının dört rekat sünneti gibi kılınır. Başlarken ve her iki rekatın başında “Sübhaneke”, “Euzübesmele” ve her oturuşta “et-Tahiyyat” ile “Salli-barik” duaları okunur. Cemaatle kılınınca, cemaat hem teravihe, hem de imama uymaya niyet eder. İmam teravih namazını sesli olarak kıldırır. Namaz kılan müminlere melekler dua eder.
Rabbimiz kıldığımız ve kılacağımız namazlarımızı, tutuğumuz ve tutacağımız oruçlarımızı dergahı izzetinde kabule şayan kılsın!