İYİ Partili Feridun Şeker, domatesteki gerçeklerin çok vahim olduğunu söyledi:
İYİ Parti Karacabey Belediye Meclis Üyesi Feridun Şeker, domates sezonunda çok zor ve kötü bir dönem yaşandığını belirterek, domates fiyatları ve domates fabrikalarından yakınarak, “Virüs vuruyor, hastalık vuruyor, bir de AKP’nin politikaları vuruyor. Çiftçi kalkınmadan Türkiye kalkınamaz” dedi.
İYİ Parti Meclis Üyesi Feridun Şeker, yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Karacabey’de domates sezonunun sonuna gelindi. İyisiyle kötüsüyle diyebileceğimiz bir sezon yaşayamadık, çok zor ve kötü bir dönem yaşandı. Önce hastalık, ardından fiyat politikaları ve sonrasında siyasi manipülasyon. Çiftçi her zamanki gibi mağdur edildi, beklerken reklamları seyretti. Karacabey, 12 fabrika 28 bin ton domates işlem kapasitesine sahipken, sezonun en hızlı olduğu zamanda kimse müdahalede bulunmadı. Daha sonrasında AKP iktidarı siyasi amaçlı reklamını yaptı. 16 Ağustos’ta AKP’li Sayın Vekil; “Bu yıl hem rekolte yüksekliği hem de sözleşmeli ekim alanları dışına ekilen domates sebebiyle fiyatların 30 kuruşa kadar düşmesi üreticimizde bir mağduriyet oluşturmuştu. Hazine ve Maliye Bakanımız Berat Albayrak ve Türkşeker Genel Müdürü Mücahit Alkan ile görüşerek piyasayı regüle edecek şekilde salçalık domates alımını 50 kuruştan gerçekleştiriyoruz” şeklinde açıklama yaptı.
Peki Ağustos sonuna kadar Türk Şeker’in anlaştığı fabrika neden günlük 300 ton üzeri domates alımı yapmadı. Ege fabrikalarının domates çekmesi ile fiyatlar Ağustos sonunda bir nebzede olsa yükseldi ve bunu fırsat bilen AKP’li siyasetçiler, bu yükselişi kendileri yapmış gibi göstererek reklamla algı yoluna gittiler. Konu galiba yanlış anlaşılmış olacak ki bu yükseliş sadece 3-4 günle sınırlı kaldı. Fabrikalarda bugün domates alımında üreticiye yansıyan fiyat 40 kuruştur.
Yani demem o ki, günlük 28 bin ton domateste % 5 ile % 10 arasında domatesi söz konusu fabrikaya alım yaptırarak domates fiyatı arttırılabilir miydi? Bunun adı destek değil, bunun adı iyi niyet değil, bu kandırmaca bir siyasi reklamdır. Görüldüğü üzere çiftçi üzerinden şov yapmak ile dertlerine maalesef ki çare olunmuyor. Alkışlayanlar, şov yapanlar işin iç yüzüne baksın, çiftçiyi bu duruma düşürmek kimsenin hakkı da değil, haddi de değil. Maalesef çiftçiyi virüs vuruyor, hastalık vuruyor, bir de AKP politikaları vuruyor. Şu asla unutulmasın ki çiftçi kalkınmadan Türkiye kalkınamaz.”