Hayrettin
Değerli okurlarım, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’mız bir kez daha kutlu olsun. Bugünkü yazım, bu konuyla alakalı olacak. (Kaynak kitabım Nutuk’tur)
Gazi Mustafa Kemal,“Ey Türk gençliği” diye başladığı gençliğe hitabesinde kendisinin, silah arkadaşlarının ve aziz şehitlerimizin emanetini gençlerin sürdüreceğini, ilelebet muhafaza edeceğini bildiğinden gençlere güvenmiş ve onlara seslenmiştir. 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’nı gençlere armağan etmiştir.
Çok değerli büyük komutan Mustafa Kemal Atatürk’ü ve tüm silah arkadaşlarını ve ülkemizin kurtuluşunda canı pahasına emeği geçen tüm şehitlerimizi minnet, şükran ve saygıyla anıyorum. Ruhları şad olsun.
Anadolu milletinin onuru yüksektir. Bu millet tutsak yaşayamaz, tutsak yaşamaktansa yok olmak daha iyidir. Öyleyse Milli Mücadele’nin parolası verilmeliydi.
Ya tam bağımsız Türkiye,Ya istiklal ya ölüm!
Artık Anadolu’ya geçmenin zamanı gelmiştir. Çareler düşünen Gazi Mustafa Kemal, bu imkan doğrultusunda 9. Ordu Müfettişliği görevini kabul eder. Atatürk’ün amacı, milli egemenliğe dayalı, kayıtsız bağımsız bir Türk devleti kurmaktı. Büyük taarruz ve başkomutanlık meydan savaşını yönetti. Savaşın kazanılmasından sonra Mustafa Kemal Atatürk’e “Gazi” unvanı,“Mareşallik” rütbesi verildi.
Anadolu’ya geçen Mustafa Kemal, Milli Mücadele’yi başlatmıştır. Milli mücadelenin liderliğini üstlenmiş, sırasıyla Erzurum ve Sivas kongreleri ve onu takip eden Amasya Tamimi’ni yönetti. Ayrıca milli mücadeleyi yürüten tüm dernek ve sivil toplumları aynı çatı altında toplamayı başararak düşmana karşı tek cepheden mücadele etmeyi başarmıştır. Anadolu insanı beklediği ateşi görmüş ve Mustafa Kemal’in yanında durarak bütün dünya devletlerine karşı birlik ve bütünlük içerisinde büyük bir savaş vermiştir.
Bu savaşta 15 yaşındaki bir çocuktan bahsedeceğim; Maraşlı Kılıç Ali! Henüz 15 yaşındadır. Mustafa Kemal Maraş’a gittiğinde Kılıç Ali gider yanına,“Paşam! Beni de askere alın.”
Atatürk, “Sen kaç yaşındasın?” diye sorar.
“15 yaşındayım.”
“Adın ne?”
“Ali”
“Ne iş versem yapar mısın?”
“Yaparım.”
“Kudretini göster bana” der Paşa.
Ali, Paşa’nın masasında duran gaz lambasının camını tutar, elleri yanar, yanana kadar bırakmaz. Paşa,“bırak” diyene kadar tutar.
Paşa,“Tamam oğlum, seni askere aldım ve adını Kılıç Ali koydum.” Yaverini çağırır,“Alın bu arkadaşı, Adı Kılıç Ali olsun.”
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışını sağladı. Yapılan seçimde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı oldu. Milli Mücadele’nin Merkezi’ni Ankara’ya taşıdı. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden aldığı güçle Kurtuluş Savaşı’nın kazanılmasını sağladı. Savaşın kazanılmasından sonra 29 Ekim 1923’te Cumhuriyeti ilan etti. Hayalini gerçeğe dönüştürdü. Genç Türkiye Cumhuriyeti’ni kurdu, aynı gün mecliste yapılan oylama ile Türkiye’nin ilk cumhurbaşkanı seçildi.
Vatan ve millet sevgisi Atatürk’ün önemli kişilik ve özelliklerinden biridir. Milli Mücadele’ye girişmesi onun vatan ve milleti için canını feda etmekten kaçınmadığını gösterir. Atatürk, Çanakkale savaşları sırasında askerlerine şöyle sesleniyor; “Ben size taarruz emretmiyorum, vatan uğrunda ölmeyi emrediyorum.”
Atatürk, Türk milletine sonsuz bir sevgi ile gönülden bağlıdır. Erzurum Kongresi’nde, “Milli sınırlar içerisinde vatan bir bütündür, asla bölünemez” kararının alınmasında gösterdiği azim, vatanına verdiği değeri ortaya koymasıdır.
Atatürk büyük bir komutandır. İyi bir başöğretmendir. İyi ve disiplinli bir askerdir. Vatanına gönülden bağlı vatanseverdir. Mustafa Kemal her zaman nerede duracağını bilen biridir. Daima ilerisini düşünürdü.
“Ya tam bağımsız Türkiye, ya istiklal ya ölüm!”
Bugün milli bayramları kutlamayanlar, yarın hiçbir bayramı kutlamak için ülke bulamayacaklardır.