Karacabey Bağımsız Belediye Başkan Adayı ve Arız Mahalle Muhtarı Ali İhsan Kardeş, ‘Bilgi Edinme Kanunu’ kapsamında 22 Ocak 2024 tarihinde Karacabey Belediyesi’ne, “Büyükşehir Yasası çıktığından bu tarihe kadar ilçeye bağlı köy tüzel kişiliklerinden Belediye’ye geçen arazilerin miktarını, kaç mahallede ne kadar arazi satıldığını ve satılan arazilerin tutarları hakkında dilekçeyle bilgi talep etti. Ancak Karacabey Belediyesi’nden 5 Şubat 2024 tarihinde kendisine ilginç bir yanıt geldiğini belirten Kardeş, “Özetle bana “bu konu seni ilgilendirmez” denilmekte. Bir muhtar olarak nasıl ilgilendirmez? Karacabey’de belediyenin üçüncü kişilere kaç dönüm arazi sattığı, ne kadara sattığı bilgisi neden gizlenmektedir? Bu nasıl şeffaf belediyecilik?” diye sordu.
Bilgi Edinme Kanunu kapsamında bu konuda kendisine bilgi verilmesi gerektiğini ileri süren Ali İhsan Kardeş, “Bana bilgi vermemelerine gerekçe olarak kanun maddesi değil de akademik bir makaleden örnek veriyorlar. Böyle bir şey olabilir mi? Hangi kanunun gerekçesine göre bana bilgi verilmiyor. Bu bilgiler devlet sırrı mı ki gizleniyor? Köylerde oturan vatandaşların, köylerinde ne kadar arazinin belediyeye geçtiğini, ne kadarının satıldığını ve kaça satıldığını öğrenmelerinde ne gibi bir gizlilik olabilir. Şeffaf Belediyecilik böyle bir şey değil. Kanuna göre bana bilgi verilmeliydi. Çünkü kanunun 32. Maddesi’nde; “Kişinin izin verdiği haller saklı kalmak üzere, özel hayatın gizliliği kapsamında, açıklanması halinde kişinin sağlık bilgileri ile özel ve aile hayatına, şeref ve haysiyetine, mesleki ve ekonomik değerlerine haksız müdahale oluşturacak bilgi veya belgeler, bilgi edinme hakkı kapsamı dışındadır.” denilmekte. Oysa benim kişilerle bir işim veya sorunum yok. Tek öğrenmek istediğim Karacabey Belediyesi’ne Büyükşehir Yasası ile köylerden kaç dönüm arazi geçtiği, bunların kaçının kaç liraya satıldığı hakkındaydı. Neden bu konuda kamuoyunu bilgilendirmiyorsunuz? Neyi gizliyorsunuz?” diyerek açıklama beklediğini söyledi.
Belediye Başkanı seçilmesi durumunda son 10 yılın muhasebesini halkla paylaşacağını vurgulayan Kardeş, “Göreve geldiğim ilk günden itibaren Karacabey Belediyesi’nin son 10 yılını mercek altına alacağım. İnce eleyip sık dokuyacağım. Usulsüz ve yasa dışı bir uygulamaya rastladığım anda ilgili kişiler hakkında suç duyurusunda bulunacağım. Gitsinler adalete hesap versinler. Benim belediye başkanlığımda her şey açık, net ve şeffaf olacak. Tüm meclis oturumları, ihaleler sosyal medyadan canlı yayınlanacak. Kimsenin aklında soru işareti bırakmayacağım. Ayrıca buradan köylü vatandaşlarıma da söz veriyorum. 1 karış arazi satmayacağım ve o araziler yine köylü tarafından üretim için kullanılacak. Satarak belediyeciliği herkes yapar. Önemli olan üreterek, kazanarak hizmet etmektir. Karacabey halkı bana güvensin. Herhangi bir parti logosuna bağımlı kalmadan, eşit ve adil hizmet edeceğim. Benim belediye başkanlığım ‘üretim’ odaklı olacak ve tüm Karacabey halkı kazanacak. Eğer Karacabey’de partizanlığı bitirmezsek, hangi parti belediye yönetimine gelirse gelsin inanın kazanan halk değil, yandaşlar olacak! Gelin Türkiye’ye örnek olalım ve partizanlığı bitirmek adına Karacabey’den güçlü bir mesaj verelim. Her zaman söylediğim gibi ben siyasetçi değilim, halkın içinden biriyim. O nedenle halkın halinden de en iyi ben anlarım. Unutmayın; halkın üstünde hiçbir güç yoktur! Birlikte başarabiliriz. Neden Olmasın?” ifadelerine yer verdi.
Öte yandan Karacabey Bağımsız Belediye Başkan Adayı ve Arız Mahalle Muhtarı Ali İhsan Kardeş’e, ‘Bilgi Edinme Kanunu’ kapsamında Belediye Başkan Yardımcısı Gökşen Akgör imzasıyla şu yanıt verildi: “İlgili dilekçeniz ile bir vatandaş ve mahalle muhtarı olarak Büyükşehir Yasası çıktığından bu tarihe kadar Karacabey’e bağlı köy tüzel kişiliklerinden Karacabey Belediyesi’ne geçen arazilerin miktarı, kaç mahallede ne kadar arazi satıldığı ve tutarları hakkında 4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu kapsamında bilgi talep edilmektedir. Bir akademik makalede de ifade edildiği üzere; “Bütün haklar gibi bilgi edinme hakkı da sınırsız değildir. Bilgi edinme haklarının kullanılmasının da sınırları vardır ve bu halde belirlenen sınırlara uygun kullanılmak zorundadır.
Bilgi edinme başvurusunda bulunan kişilerin talep ettikleri bilgi ve belgelerin başvurucuyu doğrudan ilgilendirmemesi durumunda idare, bilgi edinme talebini geri çevirmelidir. Her hak gibi bilgi edinme hakkı da kötüye kullanılamayacaktır. Bilgi edinme hakkının birincil amacı kişilerin kendilerine ilişkin resmi bilgi ve belgelere ulaşmalarının sağlanması suretiyle hak ve menfaatlerini korumalarını sağlamaktır. Kişilerin kendilerini ilgilendirmeyen konularda bilgilenme merakı içerisinde olmaları doğal kabul edilmekle birlikte kamusal çıkarları korumak ve kamu yararını gerçekleştirmek yükümlülüğü altında bulunan idarenin toplumun merakını gidermekle yükümlü tutulması kabul edilemez.” (Doç. Dr. İlker Çokal – Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuk Öğretim Üyesi.) Ayrıca resmi evrak niteliğindeki bilgi ve belgelerin incelemeye sunulması, bu işin süresinin belirsizliği, en az bir personelin de daimi bu iş için görevlendirilmesi gereğini doğuracağı ve bu durumun kurumun mevcut ve zorunlu işleyişini olumsuz etkileyici tabidir. Bir diğer önemli nokta da talep edilen bilgi ve belgelerde 3. kişilere ait kişisel veri niteliğinde bilgilerin bulunmasıdır. Bu kapsamda talep konusu bilgi ve belgeler yukarıda sayılan nedenlerle sunulamamaktadır.”