Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi Ocak ayı toplantısına BUSKİ’de yaşanan yolsuzluk iddiaları hakkında CHP Meclis Grubu’nun soru ve açıklamaları damga vurdu. Meclis toplantısında CHP Grubu adına söz alan Remzi Çınar, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a BUSKİ’deki yolsuzluk iddiaları hakkında sorular sordu. Aktaş ise, olayın CHP tarafından siyasi malzeme haline getirilmeye çalışıldığını dile getirerek; “Alnım açık, başım dik. Benimle ilgili 1 lira bulsunlar bu ülkeyi terk ederim. Bu kadar açık ve net söylüyorum.” dedi.
CHP’li Remzi Çınar, BUSKİ’deki yolsuzluk iddialarının içeriğinin nasıl tespit edildiğini, ne şekilde yapıldığı hakkında kendilerine bilgi verilmesini istedi. Çınar, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a şu soruları yöneltti:
“Yolsuzluğun parasal bedelinin şu ana kadar tespit edilen miktarı ne kadardır?
Yolsuzluk geriye dönük hangi tarihe kadar gidiyor?
Belediye ve BUSKİ çalışanlarından kaç kişi bu yolsuzluğun içindedir ya da kaç kişi karışmıştır?
Bu yolsuzlukla ilgili belediyeden, BUSKİ’den alacaklı olan müteahhitlerin kaçının alacağı 3. kişilere ödenmiştir?
Borcu olan ve bu işe karışan müteahhitler kimlerdir ve bu kişiler hakkında hukuki süreç başlatılmış mıdır?”
“Alnım açık, başım dik”
Ardı ardına gelen soruların ardından Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, BUSKİ’deki yolsuzlukla ilgili genel bir açıklama yaptı ve hukuki sürecin devam ettiğini belirterek net bir rakam vermekten çekindi. Başkan Aktaş, “Alnım açık, başım dik. Benimle ilgili 1 lira bulsunlar bu ülkeyi terk ederim. Bu kadar açık ve net söylüyorum.” dedi.
CHP Grup sözcüsü tarafından gündeme getirilen ve halen hukuki sürecin devam ettiği BUSKİ’de yaşanan olaylarla ilgili açıklama yapan Başkan Aktaş, konunun siyasi zemine taşınmasına tepki gösterdi. Olayın anlaşıldığı andan itibaren hukuka başvurduklarını kaydeden Başkan Aktaş, “Olayın tarafı olsam veya yakınımdan birileri taraf olsa gizlemeye, örtmeye çalışırım. Sanki hukuka intikal ettirmekle bunun kamuoyunda duyulacağını bilmiyor muyuz? Gizlilik çerçevesinde, bütün eski kayıtları da incelemek kaydıyla 48 saat o bölgeye hiç kimseyi sokmadan gerekli incelemeler, çalışmalar yapılmış. Konuyla alakalı bir personelimiz, iki kişi de imzası olduğu için sorumlu. Masum da olabilirler, olayın tarafı da olabilirler. Ben hukuk adamı değilim. Bunu çözecek olan ben değilim. Ben kamu yöneticisiyim. Bana düşen gördüğüm bir aksaklığı hukuka intikal ettirmek. Bunu da zamanında yapmışım. Bir gün bile kaybetmemişim.” dedi.
Ayrıca, konuyla ilgili CHP İl Başkanlığı’nın BUSKİ binası önünde basın açıklaması yapıp, “CHP Büyükşehir adayının gelmesiyle bu sorunların biteceği” yönündeki söylemlerine de tepki gösteren Başkan Aktaş, “Buna resmen siyaset denir. BUSKİ önünde tiyatro oynanıyor. Bana kalsa siz tiyatro salonları yapın. Nilüfer’de insanları o kültür merkezleriyle, tiyatro salonları ile buluşturun. Orada o tiyatroları oynayın. Buradan ‘Alinur Aktaş bunu yaptı’ gibi bir algıyla, ‘Mustafa Bozbey gelecek bunu düzeltecek’ algısıyla yaklaşmak doğru değil. Ben bir soru sordum. Benim aile vakfım yok. Belediyenin müteahhitlerine kese yapacaksın. Aile Vakfı diye o vakfı finanse edeceksin, gidip orada oturacaksın. Kusura bakma yaptığımız işte tüyü bitmemiş yetimin hakkı var. 20 senedir bu işi yapıyorum. Alnım açık, başım dik. Benimle ilgili 1 lirayı bulsunlar, bu ülkeyi terk ederim. Bu kadar açık ve net söylüyorum.” diye konuştu.