İsmail Hakkı Özsarı
Bir çocuğun yetişmesinde yapılabilecek en büyük hata onu kaale almamak, önemsememek, ayrı bir birey olduğunu kabul etmemektir. Bu nedenle çocuğumuzla kurduğumuz iletişim sağlıklı olmalıdır.
Üç türlü iletişim modeli vardır.
1- ETKİSİZ İLETİŞİM
İçinde bir ileti olmayan, geyik muhabbetleriyle, dolgu konuşmalarla gerçekleşir. Özetleyecek olursak;
-Nasılsın, nerelerdesin?
-N’aber? Çoktandır görüşemiyoruz.
-Bu sene hangi takım şampiyon olur?
-Okul, dersler nasıl gidiyor?
-Hocalarla aran nasıl?…
Böyle bir ikili ya da çoklu konuşma tam bir “dolgu” iletişimidir. Yani etkisizdir. Böyle sorular anlamlı olmadığı gibi verilen yanıtlar da anlamlı değildir.
2- DEĞER AZALTAN İLETİŞİM
Karşımızdakinin değerini azaltan davranışları yansıtan iletişimdir. Böyle bir iletişimde şu türden konuşmalara tanık oluruz:
-Başaramayacağını zaten biliyordum.
-Senden zaten böylesi beklenirdi.
-Geçen defa da bunu yapmıştın.
– Hangi dağda bir kurt öldü? Bu defa nasılsa başardın.
-Anlattıklarımı kafanın içine iyice yerleştir.
-Senden adam olur mu, bilemem. Olsa da ben göremem.
-Bak yine şişkolaşmışsın.
Anneler, babalar, hısım akrabalar size sesleniyorum: Bu türden söylemler, bu türden iletişim kodları çocuklar ve gençler üzerinde “özdeğer, özsaygı, özgüven” eksikliğine neden olur.
3- DEĞER ARTTIRAN İLETİŞİM
Örnek söylemler:
-Senden daha iyisi beklenirdi. İnan yapabilirsin.
-Geçen defaki hatanın kaynağı ne olabilir?
-Neden başaramadığını düşünürsen, bulabilirsin.
-Başardığını görüyorum. Başarmak senin elinde.
-Epeydir görünmedin. Özledim. Neler yapıyorsun?
-Senin hakkındaki düşüncelerim çok olumlu.
-Sen kimden aşağısın! Elbette başarırsın.
Çok açık görüldüğü üzere çocuklarımızla kuracağımız iletişim “DEĞER ARTTIRICI İLETİŞİM” olmalıdır. Böyle bir iletişim hem iletişimin devamlılığını sağlar, hem de çocuklarımızın kendilerine olan özgüvenlerini arttırır.