“KARACABEY DEPREME NE KADAR HAZIRLIKLI?”

DEVA Partisi İlçe Başkanı Önen, ilçe girişlerindeki köprülere dikkat çekti ve Belediye’yi göreve çağırdı:

Demokrasi ve Atılım Partisi Karacabey İlçe Başkanı Şaban Önen, deprem felaketi ve sonrasında yaşananlar ile bundan sonraki süreçte Karacabey’deki yerel yönetimin dikkat etmesi gereken konular hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Önen, Karacabey’deki olası büyük bir deprem öncesi ilçeye girişteki tüm köprü ayaklarının acil bir şekilde sağlamlaştırılması gerektiğine dikkat çekerek, “Aksi halde ilçemize giriş ve çıkışlarda büyük sıkıntılar yaşanacak. Ayrıca Belediye Başkanı Sayın Ali Özkan ve A Takımı siyasi yöneticiler, Bursa’da ikamet ettikleri için böyle bir faciada köprülerin işlevselliğini yitirmesi sonucu ilçeye girişleri de imkansız olacak.” dedi.

6 Şubat 2023 tarihinde merkez üssü Kahramanmaraş olan ve 10 ilde yıkıcı etkisi büyük olan iki ayrı deprem felaketi sonrası Türkiye’nin adeta tek vücut olarak yardım seferberliği başlattığını belirten DEVA Partisi İlçe Başkanı Şaban Önen, felaketin ardından 8 gün geçtikten sonra her şeye rağmen Belediye Başkanı Ali Özkan’ın tüm ilçe başkanlarını bir araya toplamasını önemli bulduğunu ifade etti. Önen, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Depremzedelerin yaralarını sarmak için başlatılan yardım seferberliği vatandaşlarımız arasındaki birliği, beraberliği ve dayanışmayı en üst seviyeye çıkardı. Önceki gün de Karacabey Belediyesi’nde birlik ve beraberlik örneği yaşandı. Öyle ki depremin üzerinden tam 8 gün geçtikten sonra Karacabey Belediye Başkanı Sayın Ali Özkan, ilçedeki tüm siyasileri makamına davet ederek, “Fikir ayrılıklarımız olsa da böylesi zamanlarda bir arada olmamız güzel” mesajı verdi ve bir nebze de olsa yaşanan felakete duyarlılığını göstermiş oldu. Ancak Özkan’ın bu duyarlılığı göstermesine Yörem Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Sayın Nevzat Çakır öncü oldu. Çünkü Çakır’ın kaleme aldığı köşe yazısında, siyasilere açıkça birlik beraberlik çağrısı yapması Özkan’ı dolaylı yoldan olsa da harekete geçirdi.

Buluşma günü Belediye Başkanı Özkan’ın özel fotoğrafçısı olarak görevli bildiğimiz Ferudun Koşucu tarafından telefonla arandım. Koşucu görüşmede Başkan Özkan’ın saat 16.00’da tüm ilçe başkanları ile makamında görüşmek istediğini iletti. Telefonla arandığımda ise saatler 15.55’i gösteriyordu. Son 5 dakikada Sayın Özkan’ın davetine katılmak imkansızdı. Çünkü o vakitte bugüne kadar depremden zarar gören illere yaptığımız 6. yardım aracının, bu konuda üstün gayret gösteren partimizin Kadın Politikaları Başkanı Sayın Yasemin Tuna ile hazırlıklarını yapıyorduk. Dolayısıyla her şeye rağmen durumu müsait olan partimizin Genel Sekreteri Mimar Sayın Ozan İneç’i geç de olsa davete katılması için ricada bulundum ve DEVA Partisi olarak siyasiler arasındaki bu birliktelikte yer aldık.

Öte yandan görüşmede söz alan Mimar Ozan İneç’in; “Bu felaket bize daha dikkatli olmamızı öğretti. Sizden istediğimiz; ilçemizin daha güvenilir hala gelmesi açısından tüm mimar ve mühendisleri toplayarak etraflıca toplantı yapmanız ve fikir alışverişinde bulunmanızdır. Unutmayalım ki depremler öldürmez ama çürük binalar yaşamımıza son verebilir” açıklaması da partimizin ortak görüşüdür.

Her şeye rağmen felaketin üzerinden 8 gün geçmesine karşın Belediye Başkanı Sayın Ali Özkan’ın tüm ilçe başkanlarını bir araya toplamasını kıymetli buluyorum. Keşke Özkan ilçenin tüm dinamiklerini 6 Şubat sabahı bir kriz masası etrafında toplamış olsaydı! Böylelikle ilçemizden gidecek iş makineleri ve insan kaynağı başta olmak üzere, gıda ve diğer yardımlar konusunda koordinasyonu daha sağlıklı bir şekilde gerçekleştirmiş olurduk. Böylelikle ilçedeki kargaşanın da önüne geçerdik. Ayrıca bu şekilde yardımlar tek elden ve doğru adrese teslim edilmiş olurdu. Belediye bir yandan, siyasi partiler diğer yandan, özel sektör ve kişiler ise kendi çabalarıyla bir yardım seferberliğine girişmesi maalesef deprem gören illerimizde hoş olmayan görüntülere ve koordinasyon eksikliğine sebep oldu. Tabii bunu sadece ilçemiz için söylemek doğru olmaz, aynı şeyler tüm ülkemizde yaşandı.”

İlçede yaşanabilecek olası bir deprem felaketinde Karacabey Belediyesi’nin herhangi bir eylem planı olup olmadığını da sorgulayan Şaban Önen, “Şimdi gelelim ilçemize… Bölgemizde Allah göstermesin böylesi büyük bir deprem yaşanırsa Karacabey’de kim ne yapacak, kurumlar hangi bölgelerden sorumlu olacak, vatandaş o telaş içinde nereye gidecek, hangi alanlarda toplanılacak, evini terk etmek zorunda kalan halkımızın muhatabı hangi kurum olacak, kim kime nasıl yardım edecek…? İşte tüm bunları tümüyle bilen birinin olduğunu sanmıyorum. Yerel yönetimin temsilcileri bundan böyle acilen tüm işlerini bir kenara bırakarak ilçede yaşayan 85 bin nüfusun tamamına aydınlatıcı broşür veya el kitapçıkları dağıtmalı, konunun vahametini aktarmalıdır. Hele hele böylesi büyük depremlerde elektrik kesintisi ve haberleşme de resmen duruyor. Yaşanabilecek bu aksaklıkların muhakkak ki bir senaryosu olmalıdır. Bir de bu aksaklıklara ulaşım gibi çok önemli gördüğümüz sorunu da eklemiş olursak Karacabey gerçekten çok zor şartlar altında kalabilir.” diye konuştu.

Önen, “Diğer yandan Karacabey’de mühürlenerek tespit edilen kaçak yapı sayısı nedir, bu konuda gerekli iş ve işlemler yapılıyor mu? Yoksa genel seçim geliyor havasıyla öteleniyor mu? Bununla ilgili de Özkan’dan yanıt bekliyoruz.” dedi.  Karacabey’e ulaşımın köprülerden sağlandığına dikkat çeken DEVA Partisi İlçe Başkanı Önen, sözlerini şöyle tamamladı: “Bilinen o ki Karacabey’e ulaşım köprülerden geçiyor. Böyle bir durumda ilçemizde ciddi sıkıntılar yaşanabilir. Ayrıca, kriz masasının ikinci muhatabı olan Belediye Başkanı Sayın Ali Özkan’a buradan seslenmek istiyorum; Acilen Karacabey’in tüm köprülerinin ayaklarını konunun uzmanları tarafından ve ‘benim sorumluluk alanımın dışında’ demeden gözden geçirtin. Ve acilen bu yapıların sağlamlaştırılmasını sağlayın. Aksi halde siz ve A Takımı olarak gördüğünüz siyasi yöneticiler, Bursa’da ikamet etmenizden dolayı böyle bir faciada köprülerin işlevselliğini yitirmesi sonucu ilçeye girişiniz imkansız olacak. Dolayısıyla kriz masamızın saç ayağından biri eksik kalacaktır.”