Ahmet Aygün Ata
Bir ABD tarzı seçim dönemi daha geçti. Siyasi partiler; Ermeni oldu, Kürt oldu, yetmez ama Evet’çi oldu, Açılımcı Saçılımcı oldu, Fetö’ye PKK’ya adalet isteyici oldu, Nato’cu oldu, AB’ci oldu daaaaaa…
Hiç bir zaman TÜRK olmadı!
Seçim döneminde çeşitli bahanelerle devletimizin kurumlarında çalışanlar abdesthane ibriği gibi Belediye Başkan adaylarının arkasında konuşlandı!
Bilmem ne günü, bilmem ne haftası iyi birer dayanak oldu. Sonra cep gibi yanında taşınan foto şipşak ya da fotoşipşaklığa yelken açmış gazeteciler boool bol şip şak yaptı. Böyyük manşetler sayfaları kapladı.
Böyyük söylevler atıldı, velhasıl kelam!
Devlet kurumlarında çalışanlar Memurin Yasası’na bağlı, siyasi partilerin tüzüklerine değil. Memurları bu biçimde siyasete alet etmek Anayasal suçtur. Özellikle seçim takvimi işlerken alet etmek ikinci suçtur.
Sorulur bir gün sorulur!
Siyasetçiler suçlu da, abdesthane ibriği gibi dizilenler AK mı? Belki işe aldıkları için diyet borçları vardır, belki fanatik biçimde o partinin taraftarıdır. Her ne olursa olsun, bir siyasetçinin yanında arkasında konuşlanmak Memurin Yasası’na aykırıdır!
Böyle biline!
Dizilenler sanıyor ki; ekmek verdiler. Bu ülkede kimse kimseye ekmek veremez. Burası yıkılmak istense de Cumhuriyet öyle laf ola beri gele kullanılan, ittifaklara ad verilir cinsinden değil.
Yani Türkiye Cumhuriyeti’dir.
Ulufe dağıtılmaz!
Ekmek verilmez, yurttaşlık hakkı ile alınır!
Hastasına siyasetçi değil devlet bakar!
Eğitiminden sağlığına, güvenliğinden özgürlüğüne devlet sorumludur, devlet yapar!
Kula kulluk değildir Cumhuriyet!
Siyasetçi BUYURULANDIR, VEKALET ETTİRİLENDİR!
Bu nedenle haddini, geldiği yeri, yaşayacağı sonu bilmelidir.
Bugün örnek aldıkları (özellikle TÜRK ULUSU, TÜRKİYE CUMHURİYETİ düşmanlığı yapan örnekleri) siyasetçilerin neredeyse yüzde yüzü lanetle, belayla, küfürle anılmaktadır. Esameleri okunmamakta, mezarlarının yeri bilinmemekte, bilinenlerin ise ziyaretçileri iki elin parmaklarını geçmez.
Haaaaa bir de 100 yıl geçse adları durur mu, diye sormak gerekir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ümüz ise EVET!