Mustafa Arı
Dua, istemek ve çağırmak anlamına gelir. Dua kulun Rabbine bir niyazıdır. Dua, Allah ile kul arasındaki bir iletişim köprüsüdür. İnsan istediği her şeyi her zaman elde edemez. Her ihtiyacını kendisi karşılayamaz. Başına gelebilecek sıkıntılara karşı koyamaz. İşte böyle zamanlarda sığınacağı bir limana ihtiyaç duyar.
Peygamber Efendimiz hayatının her safhasında gece gündüz her zaman dua etmiştir. Hiçbir işe duasız başlamamıştır. Dara düştüğümüzde, sıkıntıda kaldığımızda, uçak sarsıldığında, deprem anında vs.her zor anda Rabbimize sığındığımız bir kapıdır. O kapı her zaman açıktır.
Hadis-i Şerif’te: “Dua müminin silahıdır” buyrulur. Dua ede biliyorsak ne mutlu bize!
Hem dünya hayatında hem de ahiret hayatında duanın faydasını göreceğimiz muhakkaktır. Doktor Alexis Carrel şöyle diyor: “Hiçbir ilacın kar etmediği yüzlerce hastam dua ile iyileştiler.”
Dua kalbi rahatlatır, gönlü huzura kavuşturur. Duanın sabit bir zamanı ve mekanı olmaz. Her zaman her yerde dua edilmelidir. Duanın özünde Allah’a teslimiyet vardır. Peygamberimiz: “Kul elini açarak Allah’tan hayır bir şey dilerse Allah o kulunun elini boş çevirmekten haya eder” buyurur.
İnsan sadece sıkıntılı anlarında değil, rahat ve huzur içinde olduğu zamanlarda da dua etmelidir ve dualarda yapmacık sözlerden, lüzumsuz yakarışlardan kaçınmak gerekir.
Duam kabul edilir mi edilmez mi gibi bir tereddütle yapılan dualar kabul olunmaz. Yani haram lokma yediği, yalan söylendiği zaman elbette dua kabul olunmaz. Bizim milletimiz dualı bir millettir. Evine gelişi dua ile çıkışı dua iledir. Doğumu dua ile karşılanır. Evliliği dua ile kurulur. Askere gidişi dualar iledir. Ölümü dua ile uğurlanır. Kısacası dua insan hayatının sigortasıdır.
Rabbimiz Mümin Suresi 60. ayette: “Bana dua edin kabul edeyim” buyurur. Dua insanın gönülden Hakka yönelmesidir.
Dua ilahi huzura sunulan bir dilekçedir. Yalnız duada ne istediğimizi iyi bilmemiz lazımdır. Kalpten geldiği şekilde dua edilmelidir. Ve sonunda “amin” kelimesi ile bitirilmelidir. Rabbim kabul eyle denmelidir. Dua bitince eller yüze sürülmelidir.
Duada samimiyet gerekir. Dudaklardan dökülen istekleri kalp onaylamalıdır. Yani öz ile söz buluşmalı. Eylem ile söylem işbirliği yapmalıdır.
İsteklerimizin gerçekleşmesi ve sıkıntılarımızın gitmesi için önce üzerimize düşeni yapmalıyız. Çalışma gerekiyorsa çalışmalı, sonra Allah’a dua etmeliyiz. Yoksa tembel tembel yatıp bütün işi duaya bağlarsak hiçbir şey elde edemeyiz. Ağzı dualı, hayır söyleyen, hayır talep eden insanlar olmalıyız.