Türk Eğitim-Sen Bursa 3 Nolu Şube Başkanı Karacabeyli eğitimci Altuğ Meşe, Milli Eğitim camiasıyla ilgili çok çarpıcı açıklamalarda bulundu. FETÖ’nün birçok devlet kurumunda olduğu gibi eğitim camiası içinde de hala etkisini sürdürdüğünü iddia eden Meşe, özellikle aktif olarak faaliyet gösteren bir sendikanın içinde bu hain yapının güçlü olduğunu savundu. Meşe, “Hükümet maalesef 17/25’ten ders çıkarmamış. FETÖ’cüler farklı kılık ve kimliklerle devlet kurumlarında kol geziyor.” dedi. Meşe ayrıca, Anadolu Lisesi’nden ayrılan ve ismi Ulviye Matlı Fen Lisesi Müdürlüğü için konuşulan İbrahim Çalı’ya da sahip çıktı.
Türk Eğitim-Sen Bursa 3 Nolu Şube Başkanı Altuğ Meşe, beraberinde Türk Eğitim-Sen Karacabey İlçe Temsilcisi ve Dayı Karacabey Anadolu Lisesi Müdür Yardımcısı Zafer Sarı, Türk Eğitim Sen İlçe Yöneticileri; Uluabatlı Hasan İlkokulu Müdür Yardımcısı Savaş Kayan ile TOKİ Şehit Yüzbaşı Erhan Kındır Ortaokulu Sınıf Öğretmeni Musa Öztürk ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nde görevli Bilgi İşlem Sorumlusu Arif Doğan’la birlikte ilçe basınına önemli açıklamalar yaptı. Kahve6’da gerçekleşen kahvaltılı programda, başta Karacabey olmak üzere bölge ve ülke genelindeki eğitim-öğretimi masaya yatıran Altuğ Meşe, özellikle FETÖ yapılanmasının eğitim camiasında hala etkili olduğunu iddia etti.
Sözlerine pandemi süreci hakkında değerlendirmeler yaparak başlayan Meşe, “Bir kere şunu çok iyi anlayalım ki, okullar kapatılsın diye pandemi çıkmadı. Pandemi çıktığı için okullar kapatıldı. Yine öğretmenler çalışmasın diye okullar kapatılmadı. Okullar pandemiden dolayı kapatıldığı için öğretmenler çalışamadı. Önemli olan bu sürecin nasıl yönetildiği ve yönetileceğidir. O nedenle bu yılki eğitim ve öğretim sezonu çok önemli. 21 Eylül’den sonra okulların durumu ile eğitim-öğretim süreci daha netlik kazanacak.” dedi.
FETÖ’nün taktiğini hala uyguluyorlar!
Eğitim camiası içindeki FETÖ oluşumuna vurgu yapan Türk Eğitim-Sen Bursa 3 Nolu Şube Başkanı Altuğ Meşe, “17/25 Aralık’tan önce atanarak yönetici olanlar hala görevlerinde devam ediyorlar. Bu kişiler hala devlet kademelerinde cirit atıyor. Mülakat dönemlerini adeta bir silah gibi kullanan bu hain zihniyet, farklı kılıkta hala faaliyetlerini sürdürüyor. Eğitimde ve yöneticiliğin her bir kademesinde önemli olan liyakattir. Ancak maalesef günümüzde siyaset, liyakatın çok üstünde!
Örneğin KPSS sınavında 95 puan alan ancak iktidar partisinden olmayan bir kişiye, mülakat sınavında 60 puan veriyorlar. Yine kendi partilerinden olan ama KPSS’de 65 puan alan birine de mülakatta 100 puan vererek 95 puan alanın önüne geçiriyorlar. Bu taktiği yıllarca FETÖ böyle uyguladı. Her nedense bu uygulama hala devam ediyor. Sanırım hükümet 17/25’ten herhangi bir ders çıkarmamış. Bu FETÖ’cüler ‘sendikacı’ kılığında aynı uygulamayı sürdürüyorlar. Özellikle de bunların çoğunu söz konusu sendikada gözlemliyoruz. Hatırlanacağı üzere cemaat, şuan aktif faaliyette olan bir sendikaya operasyon yapmıştı. Söz konusu sendikanın başkanlık seçimlerinde üyeleri tek tek evlerinden alarak oy kullandırmışlardı. Bu durum ilçemizde de oldu. Tüm öğretmenler o günleri bilir. Eğitim camiasındaki çoğu sözde yöneticiler, bu şekilde yöneticiliğe atanıyor. Sonra da liyakatsiz, basiretsiz kişilerle eğitimde başarı bekliyoruz.
“Siyasetçiler torpilciliği bırakmalı”
Siyasetçilerin artık torpil yapmamasını istiyoruz. Sırf ‘benim partimden’ diye atadığınız kişilerin çoğu işi bilmeyen, basiretsiz ve liyakatsiz kişiler. Bunun farkında değil misiniz? Siyasiler kendi çocuklarını okullara kayıt ettirirken öğretmen ayrımı yapmıyorlar ancak nedense iş yönetici atamalarına gelince ‘ille de benim partimden olsun’ gibi bir mantık güdüyorlar. Bunu da anlamış değiliz.” ifadesini kullandı.
Türk Eğitim-Sen’li olmalarına rağmen asla bu konuda ‘particilik’ ya da ‘sendikacılık’ yapmadıklarını vurgulayan Meşe, “Şu asla yanlış anlaşılmasın. Bizler burada ille de bizim sendikamızdan atama yapılsın demiyoruz. Sadece hak edene hak ettiği verilsin, siyaset bu işten elini çeksin, torpilcilik ve FETÖ’cü zihniyet tüm devlet kurumlarından temizlensin istiyoruz. Benim şahsi olarak başarılı bulduğum diğer sendikalardan okul müdürleri ve yöneticiler de var. Burada önemli olan hep söylediğimiz gibi liyakattir.” diye konuştu.
“Okul müdürleri görev yaptığı yerde ikamet etsin”
Başta okul müdürleri ve yöneticilere görev yaptıkları şehirde ikamet etmeleri zorunluluğu getirilmesi gerektiğini vurgulayan Altuğ Meşe, “Her nedense ilçemizde görev yapan okul müdürü ve yöneticilerin çoğu Karacabey dışında ikamet ediyorlar. Saat 17.00 olduğunda 1 dakika bile geçirmeden okuldan ayrılıyorlar. Karacabey sanki başka şehirlerin kasabası gibi… İlçemizde binin üzerinde öğretmen var. Burada ikamet eden eğitimciler yerine neden ille de başka ilçelerde oturanlar Karacabey’de görevlendirilir anlamış değiliz. Okulda saat 17.00’den sonra yaşanabilecek ciddi bir sıkıntı karşısında o başka şehirlerde oturan müdürler nasıl bu soruna müdahale edebilecekler, açıkçası merak ediyoruz.” dedi.
“Karacabey M.K.Paşa’dan daha başarılı”
Her türlü soruna ve sıkıntıya rağmen Karacabey’in eğitim ve öğretimde Mustafakemalpaşa’dan üstün olduğunu savunan Altuğ Meşe, “Hatta ilçemiz eğitim alanında komşu ilçe Mustafakemalpaşa’dan 3 gömlek daha üstün. Çünkü başarı bir bütündür. Veli-Öğretmen-Öğrenci işbirliği ilçemizde oldukça güçlü. Bu da başarıyı beraberinde getiriyor. Ancak bu durum Mustafakemalpaşa’da çok farklı. Çünkü o ilçemizde yakın akrabalardan oluşan 3’lü sac ayağa var. Ve doğru-yanlış her şeye onlar karar veriyor. Bu da başarının önünü kesiyor.” ifadesini kullandı.
“İbrahim Çalı değerli bir eğitimci”
İlçenin başarılı eğitimcilerinden İbrahim Çalı’nın Karacabey’in en önemli okuluna müdür gelmesi için uğraştıklarını belirten Altuğ Meşe, “Sayın İbrahim Çalı’yı aslında anlatmaya gerek yok. Kendisi liyakatli, kaliteli ve kariyerli bir eğitimci. Bunu ilçemizdeki herkes kabul ediyor. Ancak siyaseti arkasına almaya çalışan bazı kişiler, Sayın İbrahim Çalı’nın da önünü kesmeye çalışıyor. 5 gün-5 gün rapor alarak ve süreci uzatarak ne yapmaya çalışıyorlar? Bu kişilerin görev yaptıkları okulda herhangi bir öğretmen sizin yaptığınız gibi 5 günde bir izin alsa ne yapardınız? Yoksa amacınız İbrahim Çalı’nın önünü kesmek mi? Bu tür davranışlara gerek yok. İbrahim Çalı’ya tüm Karacabey sahip çıkıyor.” diye konuştu.
Meşe siyasete yeşil ışık yaktı
Son olarak 2023 yerel seçimlerinde belediye başkanlığına aday olacağı yönündeki iddialara da yanıt veren Meşe, “Zamanı geldiğinde her şey olabilir. Şimdiden bir şey söylemek doğru olmaz.” diyerek siyasete yeşil ışık yaktı.