Mustafa Arı
Ramazan orucunu tutup bayrama ulaşmanın bir şükrü olarak dinen zengin olup Ramazan ayının sonuna yetişen Müslümanın belirli kimselere vermesi vacip olan bir sadakadır. Vacip oluşur sünnetle sabittir. Fitre miktarı Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu tarafından 2021 yılında 28 TL olarak belirlenmiştir.
Belirlenen bu miktar aynı zamanda günlük fidye miktarıdır.
Fitre usül ve fürûu adı verilen usul; yani bir kimsenin anası, babası, dede ve nineleridir.
Fürûu ise çocukları, torunları ve onların çocuklarıdır. Ayrıca eşler de birbirlerine zekat, fitre ve fidye veremezler.
Fitrenin amacı bir fakirin içinde yaşadığı toplumun hayat standartlarına göre bir günlük yiyeceğini karşılanmasıdır. Ergenlik çağına erişen Müslüman erkeğin fitre vermesi gereklidir.
Evli olmayan Müslüman kadınlar fitrelerini kendi verirler. Çocukların fitreleri babaları tarafından ödenir. Yurtdışında yaşayan kişi fitresini yaşadığı ülke şartlarına göre verir. Kur’an-ı Kerim’de oruç tutmaya güç yetiremeyenler bir fakirin doyumu kadar fidye öderler. (Bakara Suresi 184)
Fidye ibadetteki eksikliği gidermek için ödenmesi gereken bedeldir. Fitre bayramdan önce verilir Bayramdan sonra verilirse sadakalardan bir sadaka olur.
Fitre orucun kabul edilmesine, ölüm sıkıntılarından ve kabir azabından kurtuluşa vesile olur.
Fitre yoksulların ihtiyaçlarını gidermeye, bayram neşesinden onların da istifade etmelerine bir yardımcıdır.
Fitre miktarının 28 TL olduğunu söylemiştik, ancak fazlası da verilebilir. Fitre, zekatta olduğu gibi malın üzerinden bir yıl geçmesi şart değildir. Zekat malımızın, sadakayı fıtır ise canımızın sadakasıdır.
MEDENİ INSAN
Medine’nin eski adı Yesrib idi. Yesrib, “Nahoş yer” anlamına gelir. Peygamberimiz bu adı Medine olarak değiştirilmiştir. Medine’ye gidenler bilir. Medine temiz bir şehirdir ve insanları da nispeten medenidir.
İnsan şehirde doğmakla, şehirde oturmakla, şehir okullarında okumakla medeni olamaz. Okumak bir yaşam tarzıdır. İnsan bildiği halde okur. Çünkü medeniyet okumakla eşdeğerdir.
İyi vatandaş iyi insan olmalı, görgülü olmalıdır. Görgüsüz kişi Harvard Üniversitesi mezunu da olsa medeni değil, bedevidir.
Bir insan aşırı tüketim yapıyorsa, kitap okumuyorsa, müzeleri dolaşmıyorsa, helal-haram tanımıyorsa, ne kadar zengin olursa olsun medeni değil, bedevidir.
Lüks arabalarla, lüks meskeniyle giyim kuşamıyla övünen medeni değil, bedevidir. Medeni insan gösteriş yapmaz.
Medeni insan kanun ve kurallara uyar. Medeni insan bencil olmaz, vicdan sahibi olur, duyarlı davranır.
Medeni insan argo konuşmaz. Kötü huyları kendinde bulundurmaz. Başkalarına yük olmadan, helalinden kazanıp, kazandığını da paylaşan insan medenidir. Tebessümü yüzünden eksik etmez, bilir ki tebessüm sadakadır. Bir iyilik gördüğü zaman teşekkür eder, teşekkür yerine ‘Mersi’ demez. ‘Mersi’ demekle medeni olunmaz. Olsa olsa Fransız olunur.
Medeni insan hakkı olmayanı kendine yakıştırmaz, yani gasp etmez. Medeni insan güzel ahlaklı olur. Çocuklarını da güzel ahlaklı yetiştirmeye önem verir. Özü sözü doğru olur. Eylem ve söylemleriyle tutarlı ve herkese saygılı olur. Düşüncesi ne olursa olsun insan ayırmaz. Elindeki çöpü çöp kutusu bulana kadar çöpü elinde gezdirir. Vatanını, milletini, bayrağını sever.
Medeni insan olmak dileğiyle…