Şaban Önen’in Kaleminden
Hatırlanacağı üzere, Ekim ayı meclis oturumunda CHP Büyükşehir ve Karacabey Belediye Meclis Üyesi Murat Tanrıverdi, ilçede büyük yankı uyandıran Sayıştay raporları konusuna dikkat çekerek sözlü olarak Belediye Başkanı Ali Özkan’a; “İlçe kamuoyu bu konuda sizden açıklama bekliyor Sayın Başkan!” dedi.
30 Aralık 2019 tarihinde Sayıştay tarafından belediyenin tüm birimlerinin incelendiğini ve bazı hususlarda kendisinden ve ilgili personelden savunma istendiğini belirten Başkan Özkan da, bu sürecin hala devam ettiğini, kesinleşen net bir şeyin olmadığını, verecekleri savunma sonrası Sayıştay’dan gelecek nihai kararı kamuoyuyla paylaşacaklarını söyledi. Yani Özkan; 2019 Mahalli İdareler Seçimleri’nde cebinden harcaması gereken parayı belediye kasasından ödettirip ödettirmediğini, belediyeyi binlerce lira zarara uğratıp uğratmadığını kendinden emin bir şekilde çıkıp, açık açık Meclisine “öyle bir şey asla söz konusu değil” diyemedi. Konuyu savunma sonrasına öteleyerek zaman kazandı. Üstelik bu açıklamayı yaparken “bana hiçbir şey olmaz” edasıyla hareket etmesi de Meclis’in gözünden kaçmadı.
Ekim ayı meclis toplantısında dikkat çeken bir diğer konu ise, Belediye Başkanı Ali Özkan’ın pavyonlar ile ilgili gündem dışı konuşması oldu. Bu konuda çok uğraş verdiklerini vurgulayan Özkan, yazılarımdan yola çıkarak da; “görmüyor ya da görmek istemiyor” şeklinde bir ifadede bulunmuş. Konuşmasında hızını alamayan Özkan, göreve geldikleri günden bu yana hiçbir mekana içki ruhsatı vermediklerini savunmuş. Özkan, “Atatürk Kent Meydanı karşısında bulunan ruhsatlı, tam zamanlı çalışan ve halk nezdinde de büyük rahatsızlık veren bir pavyonu kapattık” sözleri sarf ederek, devamında da bu içkili mekanların şehir içinde olmasının tek sebebinin geçmiş dönem Belediye Başkanları Erol Onur ve Ergün Koç ile yönetimleri olduğunu söylemiş. Ardından benim de geçmiş dönemde meclis üyeliği yaptığımı, şimdi ise bu konuları ilçe gündemine taşıdığım için de şahsıma yönelik “tatlı su kurnazı” yaftasında bulunmuş.
Özkan daha sonra, mecliste kendisini haklı çıkaran konuşmasının sonunda ise,“Şehir içindeki bu içkili yerlere yasalar çerçevesinde ruhsat verilmiştir” diyerek son derece acemice bir algı operasyonuna imza attığının farkına varamamış olsa gerek.
Son 7 yılda kendi beceriksizliklerini, iş bilmezliklerini, vizyonsuzluklarını kendinden önceki başkan ve meclislerine yıkmaya çalışan, bunu yaparken de aslında komik duruma düşen ve battıkça batan Sayın Ali Özkan’a benim de söyleyecek birkaç sözüm, soracak sorularım var. Daha önce de sormuştum ve Özkan bu sorularıma yanıt verene kadar sormaya devam edeceğim;
1- 2019 yerel seçimlerinde cebinizden harcamanız gereken parayı belediye kasasından ödettirdiniz mi, ödettirmediniz mi? Belediye’yi binlerce lira zarara uğrattınız mı, uğratmadınız mı?
Bu arada bir hatırlatma da bulunacak olursam ne Sayın Erol Onur, ne de Sayın Ergün Koç hizmet dönemlerinde Sayıştay raporlarında belediyeyi zarara uğratan konularla ilgili hiçbir zaman anılmamıştır. Hele hele personelini bu konuda hiçbir zaman zorda bırakmamıştır. Her iki Başkan da ilçede onlarca yaptıkları hizmetlerle yüreklerde sevgi ve saygıyla yaşatılmaktadır.
2- 7 yıldır ilçeyi algı operasyonları ile yöneten Sayın Özkan, görev süresi boyunca hiçbir mekana içki ruhsatı vermediğini, hatta bu konuda bir pavyonu kapattığını dile getiriyor. Sayın Özkan bu pavyonun 2 devir işleminde de ruhsatını tazeleyen siz değil misiniz? Meclisinize ve halka lütfen yanıltıcı bilgi vermeyin. Ayrıca bu pavyon kapatılmadı, sadece devir alan kişi tarafından faaliyet göstermiyor.
Hatta buna yine ek olarak birçok içkili işletmenin devirlerinde yeni ruhsatları imzalayan yine siz değil misiniz? Diyeceksiniz ki “ben yeni ruhsat vermedim, var olan devir haklarını kullandılar”
Ama Belediye ağlama duvarı değildir Sayın Başkan! Sizin için bu mademki elzem bir konu, meclis gücü elinizde, alın bir meclis kararı devir işlemlerini de gündeminizden kaldırın! Tabii böyle bir kararın altına kimler imza atar, onu da merak ediyorum açıkçası!
3- Sayın Başkan bu sorun karşısında geçmiş dönemlere atıfta bulunarak kendini haklı çıkarma çabasındadır. Halkın bugünün değeri ile 20 milyon (trilyon) parasını harcayarak 11 adet pavyon yapmayı da kendince çözüm olarak görmektedir. Peki geçmiş dönemleri sorgulayan Sayın Özkan’a buradan sesleniyorum; pavyon yapmak belediyenin hangi görevleri arasındadır?
Bu arada Cengiz Han isimli bir işletmeci bu konularla ilgili oldukça kafa karıştırıcı ve düşündürücü iddialarda bulunuyor. 1-10’nolu iş yerlerinin sahibi olduğunu belirten bu kişi, söz konusu içkili mekanların kendilerine 2019 yılında sizin başkanlığınızda encümen huzurunda imza karşılığı, kura çekimi ve kira bedeli belirlenerek verildiğini iddia ediyor. Daha sonra Şubat 2020 yılında bir ihale yapılarak söz konusu ihaleyi belediyenin şirketi olan BELKAR’ın aldığını, ardından da aynı kişilerin daha önce kura ile belirlenen yerlerine bu kez BELKAR tarafından sözleşme imzalatılarak anahtar teslim edildiğini söylüyor.
Sayın Başkan bugün yine vücut kimyanız bozulacak biliyorum ama doğru ise (ki bugüne kadar yalanlamadınız), şimdi size gazetecilik refleksi ile buradan sormak istiyorum; “Söz konusu ihalede serbest rekabet ortamının kasıtlı olarak engellenerek sonucu süreç başlamadan belli olacak şekilde planlama yapıldığı ve ihalelerin tek katılımcı ile gerçekleştirilerek planlandığı şekilde sonuçlandırıldığı” yorumu ortaya çıkmıyor mu?
Var mı burada bir numara Sayın Başkan?
SENCE HANGİMİZ TATLI SU KURNAZI?