Mustafa Arı
Dini anlamıyla infak, genel olarak insanın dünyada kazandığı, kendisine rızık olarak verilen şeyleri, mal ve mülkünü Allah rızası için başkalarına vermek suretiyle elden çıkarmasıdır.
İnfak; Allah’ın bize emanet ettiği mal ve servetten, verdiği nimetlerden başkalarına da ikram etmektir. İhtiyaç sahiplerini koruyup gözetmek, onlara kol kanat germektir. Ailemize, akrabamıza, komşumuza, din kardeşimize hâsılı tüm insanlığa faydalı olmak için çaba göstermektir.
Kur’an-ı Kerim’de: “Sevdiğiniz şeylerden (Allah yolunda) harcamadıkça iyiliğe eremezsiniz. Her ne harcarsanız, Allah onu hakkıyla bilir.” (Al-i İmran Suresi: 92)
İnfak; var olanı paylaşmak demektir. İnfakı sadece maddi olarak değerlendirmek de yanlıştır.
İmkanları olmayanın da paylaşacak şeyi vardır. Peygamberimiz; “Yarım hurma ile bile olsa sadaka veriniz, o da yoksa tebessüm ediniz, tebessüm etmek de sadakadır” buyurmuştur.
Sahip olunan şeyden mutlaka vermek gerekir. Esas olan, insanların birbirlerinden istifade etmeleridir. Bazılarının imkana, bazılarının merhamete, bazılarının şefkate, bazılarının da adalete ihtiyacı vardır. Bunların paylaşılması infaktır.
İnfak ahlakı; infakı yaparken ihlas ve samimiyet içerisinde olmaktır. Paylaşırken şımarmamaktır. Paylaştığın kimseyi ezmemektir. Verdiğinin senin değil, verdiğin kimsenin hakkı olduğunu bilmektir.
Sağ elin verdiğini sol elin bilmemesi infakta temel kuraldır. Gizli sadaka verenlerin Peygamberimizin sancağı altında haşr olacağı müjdelenmiştir.
İnfak; nifakın da en etkili ilacıdır. Paylaşmak; parçalanmanın ve kavganın önünde settir.
İnfak; kulluğun gereği, kulun Rabbini tanıdığının işaretidir. Mülk sahibi Allah’tır, servet ve sermaye Allah’ındır. İnfak bunun bilincinde olmaktır.
Kur’an-ı Kerim’de: “Hayır olarak harcadıklarınız kendi iyiliğiniz içindir. Yapacağınız hayırları ancak Allah’ın rızasını kazanmak için yapmalısınız. Hayır olarak verdiğiniz ne varsa; karşılığı size tam olarak verilir ve asla haksızlığa uğratılmazsınız.” (Bakara Suresi: 272)
İnfak ile mal ve servet bereketlenir, artar.
İnfak; insanın egoist ve bencillik duygularını azaltır.
İnfak; insan ruhundaki yüce hasletleri harekete geçirir.
İnfak; nefsin ve malın arınmasına, gayri meşru arzuların dizginlenmesine yardımcı olur.
İnfak bilinci insana; malın ve servetin değerini bilmeyi öğretir.
Bize muhtaç olanın halini anlamamızı sağlar. Nimetin kadri ve şükrü; vermekle, infak etmekle gerçekleşir. İnfakın amacına ulaşması ve makbul bir ibadet olması için şu hususlara dikkat edilmesi gerekir: İnfak ve tasadduk gösterişten uzak, yalnız Allah rızası için yapılmalıdır. İnfakta bulunan kişi onu alıp kabul edenin onurunu zedeleyecek davranışlardan kaçınmalıdır. İnfak; vereni mağrur, alanı da mağdur etmemelidir. Yapılan yardım en iyi ve en kaliteli mallardan seçilmelidir. İnfakın yerine ulaşması için gerçek ihtiyaç sahipleri tespit edilmelidir.