CHP Bursa Milletvekili Sarıbal: “Domates üreticisi ve Karacabey çiftçisi perişan. Hükümeti ve Tarım Bakanlığı’nı göreve, salça fabrikalarını vicdanlı olmaya, çiftçilerimizi de örgütlü davranmaya davet ediyorum. Bu işin başka çözüm yolu yok.”
Cumhuriyet Halk Partisi PM Üyesi ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, domates hasadının yapıldığı şu günlerde düşük alım fiyatları nedeniyle ciddi şekilde mağdur olan çiftçilerin sıkıntılarını dinlemek amacıyla Sultaniye Mahallesi’ne çıkarma yaptı. Çiftçinin yaşadığı sıkıntıların her geçen yıl arttığına dikkat çeken Sarıbal, “Bir dokunduk, bin ah işittik. Neresinden bakarsanız bakın, Karacabey Ovası’nda büyük bir yangın ve isyan var. Bu iş böyle gitmez. Çiftçiye sahip çıkılmalıdır.” dedi.
Beraberinde CHP İlçe Başkanı Gönül Avil, ilçe yöneticileri ve belediye meclis üyeleriyle birlikte Sultaniye’de çiftçilerle bir araya gelen Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, bölgemizde şu sıralar hasadı yapılan domatesle ilgili sıkıntıları yerinde inceledi.
AK Parti Hükümeti’nin ülke çiftçisini yalnız bıraktığını ve sahip çıkmadığını savunan Sarıbal, “Saray rejimi şatafatı bırakıp Karacabey’e gelsin ve gerçekleri kendi gözleriyle görsün.” ifadesini kullandı.
Çiftçinin her geçen yıl artan maliyetler ve ürününün para etmemesi nedeniyle zorda olduğunu ifade eden Sarıbal, “Bugün Sultaniye’de bir dokunduk, bin ah işittik. Karacabey Ovası’nda yangın büyük! Karacabey Ovası’nda isyan var! Domates fiyatları 30-35 kuruşa kadar düştü. Yazıktır, günahtır. Çiftçinin bu haklı davasında bu ülkeyi yönetenler neredeler? Saray rejimi nerede? Tarım Bakanı nerede? AKP’nin il ve ilçe yöneticileri nerede? Herhangi bir tarım politikası olmayan hükümet çiftçiyi sahipsiz bırakıyor. “Kendi evinizin önünü bile ekin” diyenlere, “Çiftçiyi mağdur etmeyeceğiz” sözünü verenlere seslenmek isterim. Çiftçi üretti ve şu anda ürünü para etmiyor. Çiftçinin feryadını duyun ve yardım edin.
“Birbirlerine gece telefon edip fiyatları düşürüyorlar”
Yüksek girdi maliyetlerinin yanı sıra bu yıl hem doğal afetler, hem de domates hastalıkları (virüs) üreticiyi zor durumda bırakmıştı. Şimdi ise ürünleri para etmediği için çiftçi perişan durumdadır. Tek taraflı yapılan ve adına sözde ‘sözleşme’ denen sistem, tamamen sanayicinin korunduğu bir sistemdir. 50-55 kuruş arası fabrikalarla taahhütlü anlaşma yapan (sözleşmeli) çiftçilere bir de ‘fire kesintisi’ uygulanıyor. Bu da çiftçiye bir başka darbe indirmektir. Ürün fiyatları maliyetlerini karşılayamazken, bir de firelerden kaynaklı kesintiler nedeniyle ürün fiyatları daha da düşen çiftçi çaresiz durumdadır. Çiftçi ürettiğine bin pişman. Ne yapsın, üretmesin mi?” diye konuştu.
Domatesle ilgili görünmeyen bir fiyat lobisi olduğunu iddia eden CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, “Birbirlerine gece telefon edip fiyatları düşürüyorlar. Bu konuda ciddi duyumlar alıyoruz. Bu fırsatçılığı bırakın. Çiftçi olmazsa hiçbir şey yapamazsınız. Çiftçinin alın teriyle oynamayın. Bunun vebali sizler için çok ağır olur. Sultaniye’den sesleniyorum; Domates üreticisi ve Karacabey çiftçisi perişan. Hükümeti ve Tarım Bakanlığı’nı göreve, salça fabrikalarını vicdanlı olmaya, çiftçilerimizi de örgütlü davranmaya davet ediyorum. Bu işin başka çözüm yolu yok.” şeklinde sözlerini noktaladı.
“AKP’nin milletvekilleri, il ve ilçe yöneticileri nerede?”
CHP İlçe Başkanı Gönül Avil de, her nedense hasat zamanı AK Partili yöneticileri köylerde göremediklerini belirterek, “AKP bu feryadı daha ne kadar görmezden gelecek. Çiftçimiz kan ağlıyor. AKP’nin milletvekilleri, il ve ilçe yöneticileri nerede? Karacabey Ovası’na gelsinler ve çiftçinin halini görsünler. Boş vaatlerle, algı politikalarıyla insanlarımızı kandırmasınlar. Üreten bu çiftçiye sahip çıksınlar. Üreticinin yanında olsunlar. Saraylarda veya lüks içinde yaşayarak gerçekleri görmezden gelmesinler. CHP her zaman olduğu gibi yine çiftçinin yanındadır. İnanıyorum ki AKP Hükümeti en kısa sürede iktidardan düşecek ve çiftçimiz CHP iktidarı ile hak ettiğini alacak. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın.” dedi.
Çiftçiler ne diyor?
İflasın eşiğinde olduklarını söyleyen Sultaniyeli çiftçilerin ise oldukça tepkili oldukları gözlendi. Domates fiyatlarının 10 yıl önce neyse bu yıl da aynı olduğunu savunan çiftçiler, “Biz lüks otomobiller, yatlar katlar istemiyoruz. Alın terimizin karşılığını istiyoruz. Ancak sesimizi duyan yok. İflasın eşiğindeyiz. Fabrikalar tek taraflı sözleşme yapıyor ama ona da kendileri uymuyor. Taahhütlü anlaşmaya rağmen domateslerimizi almıyorlar. Alsalar bile fire kesintileriyle kazancımızı iyice düşürüyorlar. Bizleri serbest piyasaya mahkum ediyorlar. Şu an ovada serbest piyasada domates 30-35 kuruşa kadar düştü. Biz ne yapalım? Fiyatlar 10 yıl önce ne ise, bugün de aynı. Ancak maliyetlerimiz oldukça yüksek. Domateste 1 dönüme 4-4,5 bin TL maliyetimiz var. Eğer icarla tarla tuttuysak bu maliyetler 5 bin TL’yi geçiyor. Köylerde gençler kalmadı. Tarımdan umudunu kesen gençler şehirlerde 3 kuruşa çalışıyor. Çiftçilere de gençlere sahip çıkılmıyor. Ülke ekonomisinin iyi olduğunu iddia edenler başta kendilerini kandırıyorlar. Çiftçiler olarak çok mağduruz. Tek isteğimiz maliyetlerimizin düşmesi ve alın terimizin karşılığının bizlere verilmesidir. Aksi halde bu ülkede ‘çiftçi’ diye bir kesim kalmayacak.” diye konuştu.