Karacabey’in sevilen iş adamlarından olan NSK Şirketler Grubu’nun Kurucusu Nurettin Kazangil, 93 yaşında yaşama veda etti. Ölümü sevenlerini olduğu kadar Karacabey’i de yasa boğan Nurettin Kazangil’in, Karacabey’in ilk sanayicilerinden biri olduğu belirtildi.
3 çocuk babası olan Kazangil, önceki gün ikindide Haşim Onur Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından Şehir Mezarlığı’nda toprağa verildi. Nurettin Kazangil’i bu son yolculuğunda siyasiler, sanayiciler, sivil toplum örgütü temsilcileri, NSK Grup çalışanları ile çok sayıda seveni yalnız bırakmadı.
Nurettin Kazangil, sanayisi olmayan Karacabey’den dünyaya açılan bir başarı hikayesini ise şöyle anlatmıştı: 1927 yılında Karacabey’de dünyaya geldim. Burada bir mücadele verdim ve bin bir zorluklarla karşılaştım. Sanayici olarak bir çevre yaptım. Daha sonra Karacabey’de bir sanatkar olarak yetiştim. Eğitimime Karacabey’de başladım ve hayat beni burada olmaya zorladı. İş beni hiç yormadı ve işimden hiç sıkılmadım; çalışırken zevk aldım. Memleketime milletime faydalı ürünler ürettiğim için gurur duyuyorum.
“Küçük bir dükkanda işe başladım”
Ufak ufak işleri yürütürken bir çevrem oldu. Bu sürede Karacabey de canlandı. İçme suyu, elektriği olmayan bir memleketteydik. Burada çok ufak çapta da olsa babamın desteğiyle hiç iş sahası olmayan bir yerde ekmek parası kazanmaya başladım. İlk olarak 20 metrekarelik bir dükkanda işe başladık ve sonrası geldi.
“Tüm dünyaya ürün satıyoruz”
Sanayinin bıraktığı, terk ettiği bir makineyi Bursa Sanat Okulu’nda tamir ettirdim ve onla işe başladım. Yapabileceğim iş olarak rotu seçtim. Makinelerimizi ona göre edindik. Buna da ihtiyaç çoktu ama satış yoktu. Babamın nakliyeci olmasından dolayı İstanbul’la temasımız çok fazlaydı. Bu bize avantaj oldu. Ben de orada parçacılarla tanıştım. Onlar da bana ihtiyaçları olan rot denilen yedek parçaları tavsiye ettiler. Tabi o zaman kayış ile çalışan tezgahlar vardı. İşler daha zordu. Zaman geçtikçe işler CNC tezgahlarla otomatik olarak yapılmaya başlandı. Sonrasında bu durum da dahi yeterli gelmedi. Bir yandan da satmak gerekti. İstanbul’da bir pazarlama şirketi kurdum ve o pazarlama şirketi dünyaya açıldı. Dünyanın her yerine ürünlerimizi satıyoruz. Fransa, İtalya, Almanya, Portekiz hatta Rusya’ya ürün satmaya başladık.
“Elemanlarım beni baba gibi görür”
Yıllarca NSK Group bünyesinde birçok eleman yetiştirdik. Yetiştirdiğim elemanları gördükçe gurur duyuyorum. Çünkü benim yetiştirdiğim insanlar sanayi çarşısını geliştirdiler ve çok iyi ticaret yaptılar. Hepsi beni baba gibi bilir ve ustamız derler.
Her sabah saat 5’te uyanırım. Namazımı kıldıktan sonra bir kahvaltı yapıp doğru fabrikaya gelirim. İşten başka bir şey düşündüğüm yok. Tabi zaman içinde gücünü kuvvetini kaybediyorsun ve işlere çocukların devam ediyor. Bu da benim çok hoşuma gidiyor. Fabrikaya geldiğimde makinelerin gürültüsü bana ilaç gibi geliyor. Bunca zaman boyunca iş yerimi hala terk etmedim. Benim her şeyim burası.
“Sevmediğiniz işi yapmayın”
Gençlere tavsiyem; Sevmediğiniz işi yapmayın. Öncelikle işinizi seveceksiniz ve ona kendinizden bir şeyler katacaksınız. Evlatlarımın hepsini üniversiteye gönderdim. İyi yetişmeleri için İstanbul’da sanayide çalıştırdım. Evlatlarımın katkılarıyla bu günlere geldik ve büyüdük. Evlatlarımla ve yetiştirdiğim elemanlarımla gurur duyuyorum.”