Alperenler’den sahte cemaat ve tarikatlara sert tepki:
Karacabey Alperen Ocakları İlçe Başkanı Ersin Gökkaya, Türkiye’de son günlerde “tarikatlar ve cemaatler kapatılsın”kampanyası başlatanların bilinçli bir propaganda faaliyeti yürüttüğünü iddia etti. Vatandaşların ‘sahte şeyh ve tarikatlar’ ile ‘gerçek mürşit ve alimleri’ aynı kefede düşünmemesi gerektiğini vurgulayan Gökkaya, “Bize düşen tarikat ve cemaatlerin gerçeğini ve sahtesini birbirinden iyi ayırt edebilmektir.” dedi.
Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapan Alperen Ocakları İlçe Başkanı Ersin Gökkaya, şu ifadelere yer verdi: “Birçok kişi bu algıya kanarak maalesef canhıraş bir şekilde yanlışa düşüyor. Gerçek mürşitlere, hocalara, alimlere hakaret ve küfür edildiğini üzüntü ve öfkeyle müşahede ediyoruz. Bilhassa ‘sahte şeyh’ ibaresi koymadan manşetler atanlar, haberler yapanlar oldu. Maksatlı bir şekilde sanki tüm şeyhler, hocalar, cemaatler sapıkmış gibi gösterilmeye çalışılmaktadır.
Değerli Müslüman Türk milleti;
Geçmişte de sahte tarikatların, sahte hocaların nasıl türetildiğini ve bu projenin kimler tarafından organize edilip, yürütüldüğünü hepimiz gördük..! Mesela Aczmendiler Tarikatı’nı ve onun sahte şeyhi Müslüm Gündüz’ü, Fadime Şahin’leri, çok yakın tarihte Fethullah Cemaati örgütünü ve planlı yapılanmasını, onun arkasındaki küresel gücü hepimiz dün gibi hatırlamaktayız. Bu tür sinsi, küfri ve yıkıcı yapılanmalar ülkemizde var olmak için ısrarla ve gayretle faaliyetlerine devam edeceklerdir. Bize düşen ise bu tarikat ve cemaatlerin gerçeğini ve sahtesini birbirinden iyi ayırt edebilmektir.
Türk İslam Medeniyeti’nin yerleşmesinde, gelişmesinde, yayılmasında, kültür ve değerlerimizin nesilden nesle aktarılmasında asırlar boyu büyük hizmetler ve çalışmalar yapan, cemiyet hayatımıza, manevi dünyamıza kıymetli katkıları bulunan düzgün ve samimi olan tarikat ve cemaatler neden kapatılsın?
Bu hassas konuda sapla samanı birbirinden iyi ayırmak; kurunun yanında yaşında yanmasına engel olmak gerekir. Gerçek mürşitlerin, alimlerin, velilerin, hocaların karıncayı dahi incitmediğini çok iyi bilmekteyiz! Ayrıca insanların ve toplumların ıslah olması ve huzura erişmesi konusunda nasıl fedakarca gayret ettiklerini hepimiz biliyoruz. Bu zamana kadar gerçek cemaatlerden, tarikatlardan ne ülkemize, ne milletimize, ne de dünyaya bir zarar gelmemiştir.
Elbette FETÖ ve benzeri dinle diyanetle alakası olmayıp, din kisvesi altında başka maksatları, sapıklıkları ve sapkınlıkları ifa ve icra eden oluşumlar derhal kapatılmalı ve gereken cezalar ivedilikle uygulanmalıdır. Kendini şeyh, hoca, alim, veli vs. olarak gören ve tanıtan sahte şarlatanlar, insanları aldatan, kandıran, ikiyüzlü münafıklar yargı karşısına çıkarılmalı ve cezalandırılmalıdır.
Kutlu ve büyük devletimize düşen görev belge, bilgi ve delillerle hareket ederek ne kadar sapık, sapkın, bidat cereyan ettiren, milletimizin değerlerini erozyona uğratan, devletimizin temellerini sarsan cemaat, tarikat, vakıf, dernek vs.varsa ivedilikle kapatılmalı ve takip altına alınmalıdır. Bu vesileyle hakikatler gün ışığına çıkacak; gerçek cemaat ve tarikatlar zan altında kalmaktan kurtulacaktır.
Biz şunu iyi biliyoruz ki; Batı ülkelerinin vakıflarının ülkemizde fonladığı birçok cemaat, vakıf ve dernek bulunmaktadır. Aslında bu yapılamaları önlemek devletimizin görevidir. Milletimizde inisiyatif alarak sivil irade ortaya koymalıdır. Devletimizin, milletimizin, milli ve manevi değerlerimizin korunması ve yaşanması için mücadele içerisinde olan tüm cemaat, tarikat, vakıf ve dernekler kıyamete kadar var olsun. Kahrolsun dinimizi ve değerlerimizi kendi menfaatleri için kullanan sahte şeyhler, cemaatler ve tarikatlara! Yüce Allah, devletimizi ve aziz milletimizi her kötülükten korusun.”