Vatan Partisi Karacabey İlçe Başkanı Rıfat Narhın, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasını değerlendirdi. Narhın, “Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Suriye’ye yaptığı “PKK’yı bitir” çağrısıyla ilgili, “Türkiye ve Suriye’nin irade ve anlayış birliği oluşmuş durumda. Bu anlayış birliğinde Rusya da İran da var. Sayın Erdoğan, Suriye’de PKK terör örgütünün varlığını sürdürdüğü bölgelerin, Suriye tarafından temizlenmesi gerektiğini belirtmiş ve bölücü terör örgütünün kontrolü altındayken bölgede çözümün zor olduğunu dile getirmiştir. Erdoğan’ın, “Bunu çözdükten sonra İdlib’te ve diğer bölgelerde sorunların çözümü daha kolay” demesi Fırat’ın doğusuna harekât hazırlığı olarak değerlendiriyoruz.” dedi.
Narhın, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Sayın Cumhurbaşkanı’nın konuşması tarihi önemdedir. 5 Mart’ta Moskova’da Erdoğan-Putin görüşmesinden çıkan kararların sürdürüldüğü yönünde bir kararlılık görünüyor. Sayın Erdoğan barış adına, Türkiye’nin toprak bütünlüğü adına, terörle mücadele adına ve bütün Batı Asya ülkeleri ile Türkiye-Rusya arasındaki dostluk adına son derece önemli ve sevindirici bir konuşma yaptı. Burada Sayın Cumhurbaşkanı kalıcı bir ateşkese dikkat çekiyor. Yani şu anki ateşkes geçici ateşkes, çözüm kalıcı olmalıdır. Kalıcı çözümün yolu da çok basit. Suriye’nin üçte birini kontrol eden PKK/YPG’nin temizlenmesi çağrısında bulunuyor. Bu bakımdan da tarihi önemde bir konuşmadır. Suriye de zaten buna hazır. Fırat’ın doğusunda ve Suriye’nin her tarafında PKK’nın, YPG’nin Suriye hükümeti tarafından temizlenmesi Cumhurbaşkanı’nın da belirttiği gibi İdlib’te de çözümü kolayca getirecek. Yani Suriye hükümetine, Rusya’ya ve İran’a diyor ki, PKK’yı YPG’yi temizleyin, bu hepimizin sorunu, bunun arkasından İdlib’i de hep beraber kolayca çözelim.
Bu süreçte birtakım kışkırtmalar olabilir. Çünkü geçici bir ateşkes ve geçici bir çözüm var. ‘Kara kedi’ler de uyumuyorlar, faaliyetlerini sürdürüyorlar. Bu geçici ateşkesi dinamitleyecek ve bozacak; Türkiye ile Rusya, Suriye ve İran’ın arasında düşmanlığı kışkırtacaklar. Bu ancak ABD’den ve İsrail’den beklenebilir. Burada da Sayın Erdoğan herkesi duyarlılığa çağıran bir konuşma yaptı. Bu konuşma sevindirici, ufuk açıcı, Suriye’ye, Rusya’ya ve İran’a çözüm yolu gösteren bir konuşmadır.”
Vatan Partisi İlçe Başkanı Rıfat Narhın, bu çağrının daha önce Beşar Esad tarafından yapıldığını anımsatarak, “Suriye tarafı zaten buna hazır. Suriye, 14 Eylül’de Birleşmiş Milletler (BM)’e bir mektup yazarak PKK’nın bir terör örgütü olduğunu ve Suriye’nin bu terör örgütünü temizleyeceğini belirtmişti. Yani BM’nin kayıtlarına geçmişti. Sayın Cumhurbaşkanı da konuşmasında Suriye’nin toprak bütünlüğüne ve siyasi bütünlüğüne işaret etti. Sayın Erdoğan, sadece Suriye’nin toprak bütünlüğünün değil, siyasi birliğinin de Türkiye için öneminden bahsetti. Orada federasyon ve özerklik gibi çözümlerin Türkiye tarafından kabul edilmeyeceğini vurguladı. Aynı tavır Suriye’de de var. Suriye kendi içinde federe devletleri kabul etmiyor. Sayın Beşar Esad’ın açıklamalarında, PKK/YPG’nin ABD’nin kuklası olduğu ve kendi vatanlarına ihanet ettikleri defalarca belirtildi. Bu bakımdan Türkiye ve Suriye’nin irade ve anlayış birliği oluşmuş durumda. Bu anlayış birliğinde Rusya da İran da var.” değerlendirmesinde bulundu.
Başkan Narhın, Vatan Partisi’nin Moskova’da yapılan toplantı için yoğun çaba ve diplomasi kullandığını ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı: “Moskova’da yapılan görüşmelerin sadece İdlib ve Suriye konusunda olmadığı zaten biliniyor. Cephe geniş. Doğu Akdeniz, Kıbrıs, Ege, oradan Suriye ve Irak’ın kuzeyinden Hürmüz Boğazı’na ve hatta Karabağ’ın işgaline doğru uzanan coğrafyada, Türkiye, Rusya ve bunlarla birlikte İran, Suriye ve Irak’ın da ortak bir tavra doğru gittiği görünüyor. Libya’da önemli gelişmeler var. Bir TV yayınında, Libya Meşru Hükümeti’nin içişleri bakanının bir tavrına yer verildi. Bu Anadolu Ajansı’nda yanlış anlatıldı. Anadolu Ajansı’nda “ABD’nin orada bir üs kurması için davet edildiği” gibi yer aldı. Halbuki yayınlara ve açıklamalara bakılınca ABD’nin davet edilmesi değil, ABD’nin üs kurmasının engelleneceği belirtiliyor. Aynı zamanda ABD’nin Libya’da bir üs kurmak için bazı faaliyetler içinde olduğuna, hatta Libya hükümetini bu açıdan bölmek istediğine dair bilgileri Rusya’dan almış bulunuyoruz. İdlib’te kolayca çözüm gibi Libya’da da kolayca çözüm, Moskova’daki anlaşmada var. Yani Libya’da Rusya kesinlikle Libya’yı bölmeye kalkanları desteklemeyeceğine dair Türkiye’ye kesin taahhütlerde bulunmuş gibi görünüyor. Suriye’deki Rusya-Türkiye işbirliği, Libya’da da kendini gösteriyor. ABD de bu nedenle büyük bir telaşa düştü. Türkiye ve Rusya’nın arasını açmak için Batılı bazı Atlantik güçlerini seferber ettiği ve Türkiye’nin içindeki bozguncuları fitillediği, gelişen olaylardan anlaşılıyor.”