Mustafa Arı
Tövbe; pişmanlık, dönmek anlamına gelir. Kulun işlediği kötülük ve günahlara pişman olması, Allah’tan bağışlanmasını dilemesidir. Tövbe etmek farzdır. Tövbe, her insan için Farz-ı Kifaye’dir. İnsan bilerek veya bilmeyerek hata, kusur ve günah işleyebilir. Peygamberler de Allah’a tövbe etmekle emrolunmuşlardır.
Peygamberimiz: “Ben günde yüz defa tövbe ediyorum. (Müslim 7034) buyurmuştur.
Tövbe etmek, önceki günahları yok eder. Günahına tövbe eden hiç günah işlememiş gibidir.
“Şüphesiz ki Allah çokça tövbe edenleri, çokça temizlenenleri sever. (Bakara:222)
Tövbe etmekte acele edilir. Tövbe kapısı kıyamete kadar açıktır. Ancak son nefesine kadar bırakılmamalıdır. Nasuh tövbesi ise samimi bir tövbedir. Kul, hata işlediği zaman kalbine siyah bir nokta vurulur. Şayet tövbe ederse kalbi cilalanır. Tövbe etmeyip günaha devam ederse, siyah nokta artırılır, bütün kalbi kaplar. (Kalbin pas tutması)
Bazı ulema “Her uzvun tövbesi vardır” demişlerdir.
KALBİN TÖVBESİ: Haram işleri yapmayı terk etmeye niyet etmektir.
GÖZÜN TÖVBESİ: Harama bakmamaktır.
DİLİN TÖVBESİ: Haram şeyleri konuşmamaktır.
KULAKLARIN TÖVBESİ: Haram şeyleri dinlememek.
KARNIN TÖVBESİ: Haram yememek ve ailesine de yedirmemektir.
AYAKLARIN TÖVBESİ: Haram yerlere gitmemektir. Tövbe etmekte acele etmelidir.
Günah işlerken tövbe olmaz. İçki masasında, elinde okey taşları, kumar masasında tövbe olmaz. Bankaya faize para yatırırken tövbe olmaz. Önce günahı terk edeceksin, pişmanlık duyacaksın, sonra tövbe edeceksin ki tövben kabul olsun. İnsanın günahı çok olsa da, Allah’ın rahmeti daha çoktur. Allah’ın rahmetinden ümit kesilmez.
Unutmayalım ki iki şey insanı helak eder: 1- Tövbe ederim diye günah işlemeye devam etmek. 2- Sonra tövbe ederim diyerek tövbeyi geciktirmek.
Rabbimiz TEVVAB ismiyle tecelli eylesin… İnşallah…