Vatan Partisi Karacabey İlçe Başkanı Rıfat Narhın, Türkiye’nin ‘üretim devrimi’ne ihtiyacı olduğunu vurgulayarak, “Üretim devriminin eşiğindeyiz, atalarımızın dediği gibi ‘kul dara düşmeden Hızır yetişmez’ sözü bu günler içindir. Ülkemiz dardadır ve Hızır yetişecektir. Bu Hızır da Vatan Partisi’dir.” dedi.
Türkiye’nin çok köklü kararlar alarak bunları uygulamasının zorunlu olduğuna dikkat çeken Narhın, ilk olarak Atatürk’ün rotasına girilmesi gerektiğini ifade etti. Vatan Partisi İlçe Başkanı Rıfat Narhın, şunları kaydetti:
“Ekonomi ve güvenlikte karşılaştığımız zor koşullar ülkemizi büyük kararlar almak mecburiyetinde bırakmaktadır. Üretim devriminin eşiğindeyiz. Güvenlikle ilgili koşullar bir yana ülkemiz fırtınalı günlere girmiştir, fırtınalı günlerin en önemli ekonomi sorunu dış ödemeler açığıdır. Borç batağından çıkmak için büyük zorlukları yenmek gerekir. Yalnız ekonomide değil güvenlikte de ağır tehditlerle karşı karşıyayız. Ancak bütüne bakarsak yaşadığımız süreç ülkemiz, ABD’nin kölelik sisteminden çıkıp, Avrasya’daki bağımsız konuma yerleşmek zorundadır.
ABD bu sürece ekonomi ve askeri yöntemlere kadar uzanan uygulamalarla yanıt vermektedir. Doğu Akdeniz’den Hürmüz Boğazı’na kadar uzanan bir cephede, ülkemizin bulunduğu bölge ülkeleriyle ABD-İsrail arasındaki gerginliğin tırmanışına tanık oluyoruz. Bu koşullarda ekonomi ve güvenlik sorunlarımız bir birine sımsıkı bağlanmıştır.
Bulunduğumuz koşullar 1. Cihan Savaşı’nın başlarını andırıyor. Ülkemiz bu durumda kısa süreli çözümler değil, kalıcı çözümler üretecektir.
Stratejik hedefte üreten ve birleşen ülke olmalıyız. Bu stratejik çözüm için uzun soluklu bir programın uygulanması gereklidir. Üretim devrimi programı gelişirken, bu programın getireceği sorunları aşacak kısa vadeli program da devreye girecektir, risklere karşı da kalkan görevi görecektir. Stratejik çözüme üretim devrimi diyoruz.
Üretim devrimi sürecinin zorluklarını göğüslemeye yönelik kısa süreli programın başlığı Milli Direnme Ekonomisi’dir. Bu da yeniden Atatürk rotasına girmekle, Milli Hükümet’le yani Türkiye İttifakı ile olur.”